MAHKEMESİ: ADANA 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 13/11/2012NUMARASI: 2011/756-2012/562Yanlar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;Dava, tapu kaydında malik adının düzeltilmesi isteğine ilişkin olup, yargılama esnasında yapılan ıslahla talebe baba isminin düzeltilmesi isteği de eklenmiştir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 18 parsel sayılı taşınmazın 25.06.1979 tarihinde İ.H.. A.. adına tahsis sebebi ile tescil edildiği, nüfus kaydında ise kayıt malikinin M.. oğlu İ..l H...A.., olarak göründüğü anlaşılmaktadır.Hemen belirtilmelidir ki, 04.02.1948 tarih 10-3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere dava açıldıktan sonra sebebinde, mevzuunda delillerde ve diğer hususlarda usule ilişkin işlemlerin ıslah yolu ile düzeltilmesi mümkün olduğu gibi davanın konusunda da ıslah mümkündür. Kaldı ki, HUMK'nun 185. maddesinin 2. bendi ( HMK.nın 176.maddesi) de davacının karşı tarafın rızası olmaksızın ıslah yoluyla davasının mahiyetini tebdil edebileceğini öngörmüştür. O halde, davacının tapu kaydında malik adının düzeltilmesi istemine ek olarak baba adının düzeltilmesi davası şeklinde ıslah etmesinde yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Ancak, ıslah eden kişinin ıslah ile ilgili olmak üzere harcını da yatırması zorunludur.Hal böyle olunca, öncelikle davacıya ıslah harcının ikmal ettirilmesi, ondan sonra toplanan delillere göre bir karar verilmesi gerekirken, mahkemece bu husus gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.Davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 27.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.