Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 8318 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 7421 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ : TARSUS 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 21/12/2012NUMARASI : 2012/44-2012/527 Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde alacak davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar, davacı ve davalı vekilleri tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 22.04.2014 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat gelmedi diğer temyiz eden vekili Avukat A.M. Y.geldi, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi . .. tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde taşınmaz bedelinin tahsili isteğine ilişkindir. Mahkemece, hükmüne uyulan bozma kararı uyarınca davacının bedele yönelik isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararı uyarınca miras bırakan Ş. Y. tarafından davalıya yapılan temlikin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu belirlenmek ve benimsenmek suretiyle yazıl?? şekilde davanın bedel isteği bakımından kısmen kabulüne karar verilmiş olması kural olarak doğru olduğundan, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine. Davacının temyiz itirazlarına gelince;davacı öncelikle tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde taşınmazın bedelinin tahsili isteği ile eldeki davayı açmış, mahkemece 08.10.2010 tarihli ve 2007/489 E- 2010/385 K . sayılı kararla davacının tapu iptali ve tescil isteğinin reddine, bedele yönelik talebinin ise kabulü ile 82.500,00 TL bedelin davalıdan tahsiline karar verilmiş, anılan bu hüküm davacı tarafından temyiz edilmemiş, davalının temyizi üzerine de Dairenin 28.06.2011 tarihli ve 2011/1683 E- 2011/7694 K. sayılı ilamı ile ''... miras bırakan tarafından davalıya temlik edilen payın değeri üzerinden tazminata karar verilmesi gerekirken, dava dışı kişilerden alınan payların da dahil edilmesi suretiyle yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.'' gerekçesi ile bozulmuştur. Bilindiği üzere,bir kararın bozulması ve mahkemenin bozma kararına uyması halinde bozma sebeplerinin kapsamı dışında kalan kısımlar yönünden taraflar lehine usulü kazanılmış hak meydana gelir. Eldeki davada da, tapu iptali ve tescil isteğinin reddine ilişkin önceki kararın davacı tarafından temyiz edilmemesi nedeniyle, hem bedel isteği yönünden, hem de tazminat miktarına esas taşınmazın değeri ( 82.500,00 TL ) yönünden davalı yararına usûlü kazanılmış hak doğmuştur. Bu itibarla, davacının tapu iptali ve tescil isteğinin kabulüne karar verilmesi ve taşınmaz değerinin düşük olarak belirlendiği yönündeki temyiz itirazı yerinde değildir. Reddine. Ne var ki, mirasbırakan tarafından davalıya temlik edilen pay 199920/1270080 olup, davalı adına kayıtlı toplam pay ise 399840/1270080 dir. O halde, muristen gelen payın davalı adına kayıtlı toplam payın yarısını oluşturduğu gözetilerek, buna göre muristen gelen paya oranlama yapılmak suretiyle ( 199920/ 399840) bulunacak bedelin tahsiline karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir. Davacı vekilinin bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 28.12.2013 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden taraflardan davacı vekili için 1.100.-TL. duruşma avukatlık parasının temyiz eden davalıdan alınmasına, 22.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.