MAHKEMESİ: SARIYER 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 30/10/2008NUMARASI: 2007/200-2008/362Taraflar arasında görülen davada;Davacı 171 parsel sayılı taşınmaz paydaşlarının bir kısmının gaip olması nedeniyle kayyım atandığını, kayyımla idarenin 10 yılı doldurduğunu ileri sürerek, gaiplik ve Hazine adına tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı Kayyım; davaya bir diyeceği olmadığını belirtmiştir. Dahili davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Yüksek 2.Hukuk Dairesince “171 parsel malikinden sağ olanlar bulunduğu, bu kişilerin davaya dahil edilmesi, delilleri var ise değerlendirilmesi sonucuna göre karar verilmesi” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davacı ve bir kısım davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.Dava, Türk Medeni Kanununun 588. maddesi uyarınca Hazine tarafından açılan gaiplik ve tescil istemine ilişkin olup, mahkemece Yüksek 2.Hukuk Dairesinin bozma ilamında gösterildiği şekilde işlem yapılarak bir kısım davalılar yönünden davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu yönlere değinen davacı Hazinenin temyiz itirazları yerinde değildir, reddine. Ne varki, Yüksek 2.Hukuk Dairesinin bozma ilamında da açıkça belirtildiği üzere dosya içerisinde bulunan Sarıyer Sulh Hukuk Mahkemesin'in 2004/563 esas sayılı dosyasından sağ oldukları anlaşılan kişilerin tespiti gerekirken, mahkemece bu yönde yeterli bir araştırma yapılmadan davalılar M.H. ve L.yönünden davanın kabul edildiği görülmektedir. Oysa, dosyada bulunan belgelerinden M.H.'nin mirasçıları ile İ. K.S.’in mirasçılarının aynı olduğu, İ. K. mirasçılarının da davada taraf oldukları, ayrıca dosyadaki bilgi ve belgelerden hakkında dava kabul edilen L.nin de mirasçılarının bulunduğu bu kişilerin davaya dahil edilmedikleri anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, haklarında davanın kabulüne karar verilen M. H.ve L. mirasçıların tespiti ile davanın bu kişilere de yöneltilmesi ve sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir. Bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 15.7.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.