Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8224 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 5147 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ : İSTANBUL 6. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 29/12/2009NUMARASI : 2009/362-2009/310Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacı, asıl davada, davacı Hazine çekişme konusu 80 parsel sayılı taşınmazda 13/140 pay sahibi A. S. ile 35/140 pay sahibi Z.nin gaip olmaları sebebiyle taşınmazın 10 yıldan fazla süredir kayyımla idare edildiğini ileri sürerek TMK'nun 588.maddesi uyarınca adı geçenlerin gaipliğine ve taşınmazdaki paylarının Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiş; birleştirilerek görülen davanın davacısı Vakıflar İdaresi ise 80 parsel sayılı taşınmazın vakıf taşınmazı olduğunu mutasarrıflarından 26/140 pay sahibi A. S.ile 35/140 pay sahibi Z.'nin gaip olmaları sebebiyle taşınmazın kayyımla idare edildiğini ileri sürerek tapu iptali ve mahlulen vakfı adına tescili isteğinde bulunmuştur.Davalı, davaya yanıt vermemiştir.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, birleştirilerek görülen davanın kabulüne karar verilmiştir.Karar, davacı (karşı davalı) Hazine vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. Dava, gaiplik ve tescil, birleştirilerek görülen dava tapu iptali ve mahlulen vakfı adına tescili isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, birleştirilerek görülen davanın ise kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; asıl davada, davacı Hazine çekişme konusu 80 parsel sayılı taşınmazda 13/140 pay sahibi A.S. ile 35/140 pay sahibi Z.'nin gaip olmaları sebebiyle taşınmazın 10 yıldan fazla süredir kayyımla idare edildiğini ileri sürerek TMK'nun 588. maddesi uyarınca adı geçenlerin gaipliğine ve taşınmazdaki paylarının Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiş; birleştirilerek görülen davanın davacısı Vakıflar İdaresi ise, 80 parsel sayılı taşınmazın vakıf taşınmazı olduğunu, mutasarrıflarından 26/140 pay sahibi A. S.ile 35/140 pay sahibi Z.'nin gaip olmaları sebebiyle taşınmazın kayyımla idare edildiğini ileri sürerek tapu iptali ve mahlulen vakfı adına tescili isteğinde bulunduğu, taşınmazın vakıf taşınmazı olduğu, 35/140 pay sahibi Z.nin gaip olduğunun saptandığı anlaşıldığından, taşınmazda 35/140 pay sahibi Z.yönünden yazılı şekilde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacı karşı davalı Hazinenin bu yöne ilişkin temyiz itirazı yerinde değildir. Reddine.Ancak, dosyada mevcut çap (tapu) kaydı ile kadastro tespit tutanağının incelenmesinde, 12.6.1939 tarihinde kesinleşen kadastro tespit tutanağına göre 80 parsel sayılı taşınmazda 13/140 payın A.S.13/140 payın M.S.adına tespit edilidiği, çap(tapu) kaydında ise, 13/140 payın kadastro nedeniyle 12.6.1939 tarihinde A.S. 13/140 payın ise intikal nedeniyle 19.6.1952 tarihinde A.'den olma A.S. adına kayıtlı bulunduğu, nüfus kaydına görede A. oğlu A.S.'nın 5.2.1967 tarihinde öldüğü anlaşılmaktadır. Ne varki Mahkemece bu husus üzerinde durulmamış, 12.6.1939 yılında kadastro sebebiyle pay sahibi olan A.S.ile 19.6.1952 tarihinde intikalen pay sahibi olan A.'den olma A. S.'ın aynı kişi olup olmadığı araştırılmamıştır.Hal böyle olunca, bu yönde gerekli araştırmanın yapılması, soruşturmanın eksiksiz tamamlanması, bu hususun kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulması, sonucuna göre, aynı kişi olduklarının anlaşılması halinde A.S.'ın 5.2.1967 yılında öldüğü belirlendiğinden, mirasçılarının bulunup bulunmadığının saptanması, mirasçıları var ise husumet yönünden değerlendirme yapılması, ancak, mirasçısının bulunmaması durumunda vakfına döneceğinin gözetilmesi; aynı kişiler olmadıklarının tespiti halinde ise gaiplik hususunun nazara alınması ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken, eksik soruşturmayla yetinilerek yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir. Davacı karşı davalı hazinenin bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 14.07.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.