Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8197 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 20614 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 04/09/2013NUMARASI : 2011/302-2013/310Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, yıkım, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.Davalılar, açılan davanın reddini ve taşınmazın adlarına tescilini savunmuşlardır.Mahkemece, elatmanın önlenmesi, yıkım isteklerinin reddine, davacıların miras bırakanları adına kayıtlı payın tapusunun iptali ile davalılar adına tesciline davacıların ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, çekişme konusu 2057 ada 3 parselin davacıların mirasbırakanı N.. O.. adına, aynı ada 2 parselin ise davalıların mirasbırakanı T. Ç.adına kayıtlı olduğu, İstanbul 8. Noterliğine ait 09/08/1971 tarihli taahhütnamede, N.. O..'nın 6 ada 3 parselin kendisine tahsis edilmesi nedeniyle 2.520-TL'lik borcu kabul ettiğini belirttiği, temel tezkeresi başlıklı 30/7/1980 tarihli belgede N.. O..'ya inşaa edilecek bina için temel ruhsatı verildiği, Kartal 1. Noterliğinin 19/09/1980 tarihli düzenleme borç senedinde, N.. O..'nın 6 ada 2 parselde mukim T. Ç. 900.000-TL borç aldığı, belediyeden gelen belgelerden, N.. O..'nın 1983 yılında imar mevzuatına aykırı yapı nedeniyle belediyeye başvurduğu, aynı yıl yapılan tespitte kaba inşaatı bitip çatısı yapılmayan binanın 1983 yılından önce 2 parselle müşterek yapıldığının ifade edildiği, dava konusu yere ilişkin N.. O.. adına 21/07/1988 tarihinde ruhsat ve yapı kullanma izni verildiği anlaşılmaktadır.Bilindiği üzere; ecrimisil, kötüniyetli zilyedin, geri vermekle yükümlü olduğu bir şeyi haksız olarak alıkoyması nedeniyle, hak sahibine ödemekle sorumlu olduğu haksız işgal tazminatıdır. Her ne kadar davalı taraf, T.Ç.dava konusu taşınmazı 900.000-TL bedelle haricen satın aldığını savunmuşlarsa da, bu savunmanın kanıtlandığını söyleyebilme imkanı yoktur.Öte yandan, davalı tarafın, neredeyse her iki parseli (2 ve 3 parselleri) kapsayacak şekilde üzerine 5 katlı bina yapmak suretiyle 1983 yılından beri kullandığı ancak tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde binanın yapılmasında davalı tarafın iyiniyetli olduğu ve binanın yıkımının fahiş zarar doğuracağı açıktır.Nitekim davayı açan N.. O.. mirasçıları da dava dilekçesinde, yıkımın fahiş zarar doğurması halinde, bedeli karşılığında paylarının davalılar adına tescilini istemişler, tescil yönünde verilen karara itiraz etmemişler ve hüküm yalnızca davalı tarafça temyiz edilmiştir.Ne var ki, mirasbırakan N.. O.. adına kayıtlı dava konusu 3 parsel sayılı taşınmazın elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi olması ve elbirliği mülkiyetinde mirasçıların belirlenmiş paylarının bulunmaması nedeniyle tapunun pay oranında iptal ve tesciline karar verilmesi olanaklı değildir.Hal böyle olunca, dava konusu 3 parsel sayılı taşınmaz maliki N.. O..'nın tüm mirasçılarının davada yer almaları sağlandıktan sonra davalı tarafın temliken tescil savunması bakımından bir karar verilmesi gerekirken bir kısım payların iptal ve tesciline karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi, davalı tarafın çekişme konusu taşınmazı muvafakata dayalı olarak kullandıkları, kötüniyetli zilyed olmadıkları ve ecrimisilden sorumlu tutulamayacakları gözetilerek, ecrimisil isteğinin reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi de isabetsizdir.Davalı tarafın temyiz itirazı açıklanan nedenlerden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 21.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.