MAHKEMESİ: EREĞLİ(KONYA) SULH HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 10/07/2008NUMARASI: 2007/1377-2008/533Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Davacı; Ereğli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 17.11.1997 tarih, 1994/33 Esas, 1997/404 sayılı kararı ile 5686 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına olan tapusunun iptali ile miras bırakan babası İ.T.adına tesciline karar verildiğini ve dereceattan geçerek kararın kesinleştiğini, ancak taşınmazın bulunduğu bölgede yapılan toplulaştırma sebebi ile anılan ilamın infaz edilemediğini, mirasçılar arasında yapılan harici taksim sonucu taşınmazın kendisine isabet ettiğini, toplulaştırma sonucu ilama konu parselin davalı Hazine adına kaydedilen 163 ada 9 parsel içinde kaldığını ileri sürerek eldeki davayı açmıştır.Gerçekten de; davacının miras bırakanı İ. T.tarafından 18. 01.1994 tarihinde Hazine aleyhine 30200 m2 olan 5686 parselle ilgili olarak zilyetlik iddiasına dayalı olarak tapu iptal ve tescil davası açıldığı, yargılama sonunda Ereğili 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 17.11.1997 tarih, 1994/33 Esas, 1997/404 sayılı kararı ile dava kabul edilerek taşınmazın Hazine adına olana tapusunun iptali ile İ.T. adına tesciline karar verildiği, sözkonusu kararın temyizi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'nin 18.09.1998 tarihli ilamı ile onandığı, karar düzeltme isteğinin de 05.02.1999 tarihinde reddedilerek kararın kesinleştiği, İ.T.'in 04.11.1998 tarihinde öldüğü ve geride davac kızının da aralarında yeraldığı mirasçılarının kaldığı ve mirasçılar arasında düzenlenen 08.11.2005 tarihli adi yazılı sözleşme ile çekişme konusu taşınmazın taksimde davacıya bırakıldığı, ne var ki çekişme konusu taşınmazın bulunduğu bölgede 15.04.1997 tarihinde yapılan toplulaştırma neticesinde 5686 parselin kaydının kapatılarak toplulaştırmayla oluşan 163 ada 9 nolu parsel kapsamına alınarak Hazine adına tescil edildiği anlaşılmaktadır.Mahkemece, toplulaştırmaya dayanak idari işlemin idari yargıda iptal edilmedikçe eldeki davanın dinlenemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Ne varki; toplulaştırma işlemi tamamlandıktan sonra iptal ve tescile karar verildiği ve Yargıtay incelemesinden de geçerek kesinleştiği gözetildiğinde anılan tescil ilamına değer verilmesi gerekeceği kuşkusuzdur. Hal böyle olunca; tescil ilamına konu 5686 parselin yüzölçümünün toplulaştırma parseline oranlanarak, 5686 parselin harici taksim sözleşmesi ile davacıya bırakılmış olması sebebi ile davacı toplulaştırma parselinde paydaş kılınmak suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir. Davacı vekilinin belirtilen sebeplerle temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün 12.01.2011 tarihinde kabul edilen ve 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 28.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.