Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8166 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 20639 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : SARUHANLI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 18/07/2013NUMARASI : 2010/246-2013/299Taraflar arasında birleştirilerek görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil, yıkım, tapu iptali-tescil ve alacak davası sonunda, yerel mahkemece asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davalılar-birleşen davanın davacıları vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Asıl dava, elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil, birleştirilen dava tapu iptali ve tescil olmadığı taktirde zorunlu ve faydalı masrafların tahsili isteklerine ilişkin olup, asıl davacı dava dilekçesinde bütün istekleri yönünden dava değerini 17.000,00-TL göstermiş ve bu değer üzerinden harç yatırmış, davalılar birleşen davanın davacıları ise 10.000,00 TL değer göstererek harç yatırmışlardır.Hemen belirtilmelidir ki; iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçiminden davanın taşınmaz malın aynına ilişkin olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu açıktır. Bu tür bir davada, Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 120 ve 492 sayılı Harçlar Kanununun 16.maddesi uyarınca dava değerinin ve buna göre alınacak harcın elatılan yerin değeri ve talep edilen ecrimisilin toplamından; elatmanın önlenmesi isteğinin yanında yıkım isteği de varsa dava değeri elatılan yerin değeri ile yıkımı istenilen yapı değerinin toplamından (4.3.1953 tarih 10/2 sayılı İ.B.K.), tapu iptali ve tescil davalarında ise dava konusu taşınmazın değerinden ibaret olacağı kuşkusuzdur.Öte yandan, Harçlar Kanunu harç alınması veya tamamlanmasını yanların isteklerine bırakmamış, değinilen yönün mahkemece kendiliğinden (re'sen) gözetilmesini ve harcı yatırılmaması halinde de ne gibi bir mukteza tayin edileceğini 30. ve 32.maddelerinde hükme bağlamıştır.Hal böyle olunca, asıl dava yönünden keşifte belirlenen elatılan yerin değeri, yıkımı istenilen bina ve ağaçların değeri ile istenilen ecrimisilin toplam değeri üzerinden, birleşen davada ise taşınmazın belirlenen değeri üzerinden bakiye harcın tahsil edildikten sonra işin esasına girilmesi, soruşturmanın eksiksiz tamamlanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Davalılar birleşen davanın davacılarının, bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 21.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.