Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 812 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 2108 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : KOZAN 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 11/11/2013NUMARASI : 2013/158-2013/491Taraflar arasında görülen tapu iptal ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.Davacılar, davalılardan kısıtlı A.. S..'nın çocukları olduklarını, A.. S..'nın 25.11.2011 tarihinde vesayet altına alındığını, A.. S..'nın ... ada 2 parsel sayılı taşınmazını önce davalı Hidayet'e, bu şahsın da diğer davalı Y.. M..'e devrettiğini, .. ada 19 parsel sayılı taşınmazın da davalı Meryem'e devrinin sağlandığını, taşınmazların devrinin A.. S..'nın vesayet altına alınmasından sonraki tarihlerde olması sebebiyle kısıtlının menfaatlerine aykırı hareket edildiğini ileri sürerek eldeki davayı açmışlardır.Davalılar, iddiaların doğru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, aktif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriğiden ve toplanan delillerden; ...ada 2 parsel sayılı taşınmazın A.. S.. tarafından H.. U..'a 28.11.2012 tarihinde, bu şahsın da 29.11.2012 tarihinde Y.. M..'e satış suretiyle devrettiği; ... ada 19 parsel sayılı taşınmazdaki 1/2 payın A.. S.. tarafından M.. S..'ya 14.05.2012 tarihinde satış suretiyle devredildiği; Kozan Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 25.11.2011 tarihli 2011/1060 E. 2011/1275 K. Sayılı kararı ile A.. S..'nın Türk Medeni Kanunu'nun 405. Maddesi gereğince kısıtlanmasına ve M.. S..'nın vasi olarak atanmasına karar verildiği, Mahkemece A.. S..'ya yeni vasi atanması için ihbarda bulunulduğu ve anılan davanın Kozan Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2013/532 E. Sayılı dava dosyası ile derdest olduğu anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK'nun 51. maddesinde (1086 sayılı HUMK'nun 38. mad.) dava ehliyeti dava şartı olarak benimsenmiştir. Öte yandan 3.3.1993 tarih 773/82 sayılı Hukuk Genel Kurulu Kararında da dava şartlarının davanın açıldığı tarihten, hükmün kurulduğu tarihe kadar varlığını devam ettirmesinin temel kural olduğu açıkça vurgulanmıştır. Hakim, davanın başında dava şartlarının mevcut olup olmadığını kendiliğinden araştırmak zorundadır. Ne var ki, dava açılırken bulunmayan dava şartının yargılama sırasında tamamlanması halinde dava ekonomisi yönünden davanın esasına girilerek sonuçlandırılması gerekeceği Yargıtay'ın istikrar kazanmış içtihatlarıyla kabul edilmiştir. Diğer bir deyişle; yargılama sırasında dava şartı noksanlığı ortadan kalkarsa 6100 sayılı HMK'nun 30. maddesindeki usul ekonomisine ilişkin düzenleme karşısında davanın reddedilemeyeceği kuşkusuzdur.Somut olayda, her ne kadar dava tarihinde davacıların A.. S..'yı temsil yetkileri bulunmamakta ise de, işin kamu düzenini ilgilendirmesi nedeniyle vesayete ilişkin davanın kabul edilmesi ve A.. S..'ya yeni bir vasi atanması halinde öncelikle vasinin TMK'nun 462/8 madesi hükmü uyarınca vesayet makamından izin alması ve davacılar tarafından ehliyetsiz kişi adına açılan davaya muvafakat vermesi halinde davaya devam edilmesi gerekeceği kabul edilmelidir. Esasen, davanın en kısa zamanda ve en az masrafla sonuçlandırılması düşüncesinin ifadesi olan, dava ekonomisi de bunu gerekli kılar.Hal böyle olunca, Kozan Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2013/532 E. Sayılı vesayet davasının sonucunun beklenmesi, A.. S..'ya yeni vasi tayin edilmesi halinde, vasinin davaya katılımının sağlanması ve işin esasına girilmesi, çekişmeli taşınmazların temlik tarihi itibariyle kısıtlının tasarruf ehliyetinin araştırılması, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir.Davacıların bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 21.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.