MAHKEMESİ: GİRESUN 2. SULH HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 21/12/2011NUMARASI: 2011/20-2011/924Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;Dava, bağımsız bölüme elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacı ile dava dışı M.Ç. arasında dava konusu 19 nolu (14 kapı numaralı) bağımsız bölümü de kapsayacak şekilde 01.01.2007 başlangıç tarihli kira sözleşmesi yapıldığı, dinlenilen tanık beyanlarına göre dava dışı M.ile davalı arasında sözlü bir kira ilişkisi kurulduğu, bu ilişkiye davacının dahil olmadığı, davalının kiracılık ilişkisine yönelik delil ve belge ibraz edemediği, kira paralarının davacıya ödendiğinin ispatlanamadığı görülmektedir. Hemen belirtilmelidir ki, kira ilişkisi kurulabilmesi için mutlaka taşınmazın maliki olmaya gerek yoktur. Malik olmayan bir kimsenin kurduğu kiracılık ilişkisine malik Borçlar Kanununun 38.maddesi hükmü uyarınca icazet vermediği takdirde kurulan ilişkinin maliki bağlamayacağı, başka bir deyişle malikin Türk Medeni Kanununun 683. ve devam eden maddelerindeki yetkilerini kullanmasına engel olmayacağı kuşkusuzdur. Buna göre davacının kira ilişkisine icazet vermediği dosya kapsamı ile sabit olduğundan davacının kira ilişkisi ile bağlılığından söz edilemez. Öte yandan, uzun süreli kullanıma muvafakat edilmesi ecrimisil tahakkukuna mani ise de, el atmanın önlenmesi isteğinin reddine gerekçe gösterilemez, zira dava açılmakla muvafakatın geri alındığının kabulü gerekir. Öyleyse elatmanın önlenmesi isteğinin kabulü gerekir. Davacının, temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 27.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.