Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7812 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 6713 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ : DENİZLİ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 26/03/2010NUMARASI : 2009/47-2010/103Taraflar arasında görülen davada;Davacı, kayden maliki olduğu 237 parsel sayılı taşınmazı oğlu olan davalıya rücu koşuluyla bağışladığını,davalının bakım ödevini yerine getirmediğini ileri sürüp tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.Davalı, dava konusu taşınmazla ilgili davacının aynı nedenle açtığı davanın redle sonuçlanıp kararın kesinleştiğini, davacıya ve eşine bakmak için davacının isteği ile köye taşındığını, davacının eşinin ölümü üzerine kendisini evden kovduğunu, hakaret ve tehdit ettiğini, buna rağmen her zaman davacıyla ilgilendiğini belirtip davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, çekişme konusu taşınmazın davalıya rücu şartı ile bağışlandığı, davalının bakım görevini yerine getirmediği, bağıştan dönme koşullarının davacı lehine gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Davacının çekişme konusu 237 parsel sayılı taşınmazını 25.10.1993 tarihli akitle oğlu davalıya rücu şartıyla bağışladığı kayden sabittir.Davacı,davalının kendisinin bakımıyla ilgilenmediğini, 2004 yılından beri huzurevinde kaldığını ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, Borçlar Yasasının 244. maddesinde düzenlenen “bağıştan dönme” koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplandığı kuşkusuzdur. Yasa koyucu, aile görevlerinin yerine getirilmemesini, başlı başına bağıştan dönme nedeni saymamış, “önemli biçimde riayetsizliği” öngörmüş ve böylece mirastan iskat nedenlerini bağıştan dönme koşulunda da tekrarlamıştır. Borçlar Yasasının 244. maddesinin 2. bendi, Türk Medeni Kanununun 510. (eski M.Y. m.457) maddesinin 2. bendinin özü ve kapsamı itibariyle bir tekrarıdır. Bu nedenle, bağıştan dönme koşulları ile mirastan iskat koşullarının bir arada incelenmesi zorunluluğu vardır. Basit olayları bağıştan dönme nedeni kabul etmek, bağıştan yararlanan kişiyi bağışlayanın baskısı altında tutmak sonucunu doğurur. Aksine bir düşünce, Borçlar Yasasının 244 ve Türk Medeni Kanununun 510. maddesi hükümleri ile izlediği amaca aykırı olur, hak duygularını zedeler ve irade serbestisini de büyük ölçüde kısıtlamış olur. Bu nedenle, olayların nitelikleri, kapsamı ve özellikle önem dereceleri gözetilerek delillerin değerlendirilmesi gerekir. Davaya konu taşınmazın Borçlar Yasasının 242. maddesi hükmü uyarınca davalıya bağışlanmış olması, koşullarının oluşması halinde anılan kanunun 244/2. maddesine dayanılarak bağıştan geri dönme (rücu) davası açılmasını da engellemeyecektir. Diğer bir deyişle, Borçlar Yasasının 244/2. maddesinde öngörülen koşullar gerçekleşmiş ise, bağışın akıbeti, 242. maddede yazılı durumun gerçekleşmesine (ölüme) bağlanamaz. Somut olayda ise; davacı, bağıştan dönme nedeni olarak, davalının kendisinin bakımı ile ilgilenmediğini, bakıma muhtaç olduğunu, davalının son günlerde kendisine karşı saygısını da yitirdiğini ileri sürmüşse de, davacı iddiaları soyut kalmış, aksine dosya kapsamı ve tanık beyanları ile, davacının geçimsizliği nedeniyle bakımının yapılamadığı, bütün evlatlarına kötü davrandığı, kendi isteği ile huzur evinde kaldığı sabit olmuştur.Kaldı ki, taraflar arasında aynı sebep ve istemle Denizli 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davanın 01.11.1995 tarih, 1994/856 esas, 1995/988 karar ile davalının bir kusur ve kabahati olmadığı, davacının kötü davranışı nedeni ile davalının evi terk etmek zorunda kaldığı belirlenerek reddine karar verildiği, kararın kesinleştiği de bellidir. Bütün bu olgu ve bilgiler ışığında, bağıştan dönme sebebinin davacı yararına gerçekleştiğini söyleyebilme olanağı yoktur. Hal böyle olunca; davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir. Davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 1.7.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.