MAHKEMESİ : KÜÇÜKÇEKMECE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 27/12/2006NUMARASI : 2005/531-2006/677Taraflar arasında görülen davada;Davacı, 280 parsel sayılı taşınmazda, dava dışı yüklenici ile yaptığı inşaat sözleşmesinin yüklenicinin edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle hükmen feshedildiğini, davalının taşınmazda bulunan binanın 4.katını işgale devam ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinde bulunmuştur.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.-KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriğinden, toplanan delillerden, eksiğin tamamlanması yoluyla getirtilen kayıt ve belgelerden, dava dışı paydaşların da bulunduğu çekişmeli 280 parsel sayılı taşınmazda davacının 298/1786 pay sahibi olduğu, davacının dava dışı Yüklenici ile yaptığı 22.5.1991 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesinin Küçükçekmece 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1998/1359 Esas 1999/114 sayılı kararı ile fesh edilerek anılan kararın kesinleştiği, davalının kayda dayalı bir hakkının bulunmadığı anlaşılmaktadır.Öte yandan, dava konusu taşınmaza, fesh edilen inşaat sözleşmesi uyarınca inşaa edilen binanın kaçak, ruhsatsız ve imara aykırı olduğu, davalının değinilen nitelikteki yapıda bir bölümü tasarrufunda bulundurduğu, davacının anılan yerin tahliyesi ve geriye dönük 5 yıllık işgal tazminatı ödenmesi isteğiyle çektiği 25.3.2005 tarih 10061 yevmiye nolu ihtarnamenin davalıya 30.3.2005 tarihinde tebliğ edildiği sabittir.Bu durumda, yukarıda belirlenen olgular gözetildiğinde, davalının çekişmeli taşınmazı tasarrufunun haklı ve geçerli bir nedene dayandığı söylenemeyeceği gibi, yapının kaçak ve ruhsatsız olmasının kayıt malikinin ayni hakkını bertaraf etmeyeceğide kuşkusuzdur.Hal böyle olunca, davacının kayıttan kaynaklanan mülkiyet hakkına değer verilerek ve ihtarın davalıya tebliğinden itibaren öngörülen sürenin bitiminde muvafakatın geri alındığı kabul edilmek suretiyle belirlenecek işgal tazminatına ve elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Davacının temyiz itirazları yerindedir.Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 14.1.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.