Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7449 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 5144 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ: MENDERES ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 28/11/2012NUMARASI: 2012/250-2012/568Yanlar arasında birleştirilerek görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece asıl davanın kısmen kabul kısmen reddine, birleşen davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Asıl ve birleşen dava, ecrimisil isteğine ilişkin olup, mahkemece asıl davanın kısmen kabul kısmen reddine, birleşen davanın ise kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 91 ada 15 parselde yer alan 2 nolu bağımsız bölümün 1/2'şer pay ile davacı ve davalı adına kayıtlı olduğu, davacı ve davalının boşanmalarına ilişkin kararın 17.11.2005 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.Somut olayda, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 06.02.2012 tarih ve 2011/19644 E., 2012/2333 K., sayılı ilamında da ifade edildiği şekilde boşanma kararının kesinleşmesiyle intifadan men koşulunun gerçekleştiği ve bu tarihten sonrası için ecrimisile hükmedilmesi gerektigi kuşkusuzdur. Birleşen davadaki talebin intifadan men koşulunun gerçekleşmesinden sonraki dönemi kapsadığı ve aylık ecrimisil bedeline ilişkin davalı tarafın kabulü de gözetildiğinde birleşen dava yönünden davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.Ne var ki asıl davada, davacı taraf 18.11.2005 ila 18.07.2010 tarihleri arasındaki dönem için ecrimisil talep ettiği halde yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporunda 23.07.2005 ila 23.07.2010 tarihleri arasındaki dönem için ecrimisil belirlendiği görülmektedir. Mahkemece hükmüne uyulan Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin değinilen bozma kararında intifadan men koşulunun gerçekleştiği tarih olarak 17.11.2005 tarihi gösterildiği ve bozma kararına uyulmakla davalı yararına kazanılmış hak oluştuğu halde ecrimisil başlangıç tarihi olarak 23.07.2005 tarihinin kabul edilmesi isabetsizdir.Hal böyle olunca, davacı tarafın talebi ve Daire kararı da gözetilmek suretiyle intifadan men olgusunun gerçekleştiği tarihten sonraki dönem için ecrimisile hükmedilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Davalı tarafın temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 13.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.