MAHKEMESİ : . ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece elatmanın önlenmesi isteği bakımından davanın açılmamış sayılmasına, ecrimisil yönünden kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraf vekilleri tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ....'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, ,gereği görüşülüp düşünüldü KARAR Dava,elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Davacı,mirasbırakan ...'nin paydaşı olduğu 798, 1400, 1395 ve 1397 parsel sayılı taşınmazlarda payına düşen 30 dönümlük yeri davalının yıllardır kiraya vermek suretiyle kullandığını ileri sürerek elatmanın önlenmesine ve 15.000,00 TL ecrimisile karar verilmesini istemiş,ıslah dilekçesi ile talebini 88.421,65 TL.olarak artırmıştır. Davalı, kendi payına düşen yeri kiraya verdiğini ,intifadan men koşulunun oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece 798 ve 1400 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davaların davacı sıfatı yokluğu nedeniyle reddine, 1395 ve 1397 parsel sayılı taşınmazlara yönelik elatmanın önlenmesi davalarının harç yatırılmamması nedeniyle davaların açılmamış sayılmasına,1395 ve 1397 parsel sayılı taşınmazlara yönelik ecrimisil davalarının ise iddiaların ispatlandığı gerekçesiyle kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden çekişme konusu 1395 ve 1397 parsel sayılı taşınmazlarda davacının mirasbırakanı Mehmet Kipri ile davalının paydaş oldukları, diğer taşınmazlarda ise dava dışı kişilerin paydaş oldukları anlaşılmaktadır. Dava dosyasında, murise ait 2 tane veraset ilamı ibraz edilmiştir.Veraset ilamlarının alındığı tarihte davacının intifa veya mülkiyet hakkını seçme hakkı vardır.Davacıya hangi seçimlik hakkını kullanmak isteği sorularak açıklığa kavuşturulmaması doğru değildir. O halde davacıya hangi seçimlik hakkı kullanacağının sorulması, seçeceği hakka göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.Kabule göre de; faize ihtarname tarihi yerine dava tarihinden itibaren hükmedilmesi doğru olmamıştır.Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 20.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.