Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 7304 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 4896 - Esas Yıl 2007
MAHKEMESİ : PAZAR (RİZE) ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 16/11/2006NUMARASI : 2006/104-268Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacılar (birleşen dosya davalıları), ortak miras bırakan adına kayıtlı ...parsel sayılı taşınmazı mirasçılar arasında yapılan rızai taksim sonucu çay bahçesi kısmının kendilerine isabet ettiğini murise ait mevcut binanın ise taksime konu edilmediğini, ancak davalının çay bahçesi ve evden yararlanmalarına engel olduğunu ileri sürüp, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinde bulunmuşlar; birleştirilen davanın ise tanıkla ispatlanamayacağını belirtip, reddini savunmuşlardır.Davalı (birleşen dosya davacısı), çekişmeli 928 sayılı parselde mevcut binayı kendisinin yaptırdığını, miras bırakanın katkısı olmadığını ve kardeşlerinin bina üzerinde hiçbir haklarının bulunmadığını ileri sürerek binanın mülkiyetinin adına tespitini istemiş asıl dava yönünden ise, çay bahçesi kısmını 2000 ila 2003 yıllarında kendisinin kullandığını ve davacılara gelirinden ödeme yapmadığını, ancak bilahare bu kısımdan elini çektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.Birleştirilen dosyanın diğer davalıları, dava konusu 928 sayılı parselde binayı ortak miras bırakanın yaptırdığını beyan etmişlerdir.Mahkemece, mülkiyet tespiti davası birleştirilmeden önce verilen kısmen kabul kararının Dairece "noksan soruşturmayla hüküm kurulmasının doğru olmadığına" değinilerek bozulması üzerine bozma ilamına uyularak yeniden ve davaların birleştirilerek yapılan yargılaması sonucunda asıl davanın reddine, birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davacılar birleştirilen dosya davalıları Ş..ve F....vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 26.6.2007 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz edilen M..B.. geldi davetiye tebliğe rağmen temyiz eden vs.vekili avukat ile diğer temyiz edilenler ve vekili avukat gelmediler yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen asilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... ...tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü :Dava, paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi ve ecrimisil;birleşen dava ise, muhtesatın aidiyetinin tespiti isteklerine ilişkin olup; mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği kapsamında araştırma ve inceleme yapılarak davadan önce çekişmeli taşınmazın tamamını davalının kullandığı, ancak yargılama aşamasında davacıların da kullanımına bıraktığı yer bulunduğu başka bir deyişle davacılar yönünden intifadan men olgusunun gerçekleşmediği belirlenmekle; elatmanın önlenmesi davasının konusuz kalması karşısında, bu istek bakımından karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm kurulması gerekirken davanın reddedilmiş olması doğru değildir.Öte yandan, dava tarihine kadar çekişmeli taşınmazı tamamının davalı tarafından kullanıldığı, davalının 7.4.2005 tarihli beyanıyla sabittir.O halde, davalının bu beyanı ile 21.1.1999 tarihli ihtarname gözetilmek suretiyle, davacıların payına isabet edecek ecrimisilin belirlenerek hüküm altına alınması gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle bu istek yönünden de davanın reddine karar verilmiş olması isabetsizdir.Ayrıca dava konusu taşınmaz Türk Medeni Kanununun 688. ve devam eden maddelerinde öngörüldüğü üzere paylı mülkiyet hükümlerine tabi olup, tarafların paydaş bulunduğu kayden sabittir.Davalının taşınmaz üzerine yapmış olduğu binanın Türk Medeni Kanununun 684.maddesi uyarınca arzın mütemmin cüzü olacağı ve arzın mülkiyetine tabi bulunduğu tartışmasızdır.Öyle ise; mahkemece, muhtesatın kimin tarafından yapıldığının tespiti ile yetinilmesi gerekirken "binanın mülkiyetinin davalıya ait olduğunun tespiti şeklinde" paylı mülkiyet hükümlerine uygun düşmeyecek biçimde karar verilmiş olması da yasal değildir.Hal böyle olunca, davacılar (birleşen dosya davalıları) vekilinin temyiz itirazları yerindedir.Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 26.6.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.