MAHKEMESİ : BURSA 2. SULH HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 12/03/2012NUMARASI : 2010/2681-2012/505Yanlar arasında görülen tahliye, ecrimisil ve eski hale ihya davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi .. raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;Dava, kat irtifakı kurulu ana binada ortak yere elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir. Mahkemece, elatma isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu kat irtifakı kurulu 6006 ada 2 nolu parseldeki 6 nolu büronun davacı adına, diğer bağımsız bölümlerin ise dava dışı şahıslar adına kayıtlı olduğu, davalının kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının bulunmadığı anlaşılmaktadır.Ne var ki; yerinde yapılan uygulama neticesinde teknik bilirkişinin bodrum katta davalının kullandığı toplam 55.00 m2' lik alan içerisinde tasdikli projeye göre 1 nolu dükkanın eklentisi olan 16,25 m2'lik bölümün de yeraldığını, kalan 38.75 m2'lik bölümün binanın ortak alanı olduğunu rapor ettiği sicil kayıtlarına göre de 1 nolu dükkanın davacı ile ilgisinin olmadığı, K. Ş.. isimli dava dışı şahsa ait olduğu saptandığına göre, yalnızca ortak alan olan 38,75 m2'lik bölüm yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile 1 nolu bölümün eklentisini de kapsayacak şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi, davacının arsa payı esas alınmadan ecrimisilin hüküm altına alınmış olması da doğru değildir. Öte yandan; bilindiği üzere HUMK'un 49 ila 52. maddeleri hükmü gereğince bir taraf davayı kaybettiği takdirde üçüncü bir kişiye rücu hakkına sahip ise davayı o üçüncü kişiye ihbar edebilir. Hemen belirtmek gerekir ki aynı düzenleme 6100 sayılı HMK'nın 61 ile 64. maddeleri ile de korunmuştur. Somut olayda, davalı çekişme konusu yeri 11 yıldır kiracı olarak kullandığını, kiraladığı bölümün mülkiyetinin A. A.. isimli şahsa ait bulunduğunu, bu şahsın 2, 3 ve 4 nolu dükkanların malikleri arasında yeralan K.A..'ın mirasçısı olduğunu, davanın A. A..'a ihbar edilmesini bildirdiği halde, davanın sözkonusu şahsa ihbar edilmemiş olması da isabetsizdir.Davalı vekilinin belirtilen nedenlerle temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü, (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.