Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 705 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21613 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : BÜYÜKÇEKMECE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 22/01/2013NUMARASI : 2011/915-2013/51Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı T.. D.. tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı pay oranında tapu iptal ve tescil olmadığı taktirde tazminat isteklerine ilişkindir.Mahkemece, işlemlerin muvazaalı olduğu gerekçesiyle tapu iptal ve tescil isteminin kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, mirasbırakan E. İ. kızı davalı T.. D..'i 10.03.2008 tarihinde vekil tayin ettiği, bu vekalete istinaden T.. D.. tarafından dava konusu 4 parselde yer alan 45 nolu bağımsız bölümün 13.03.2008 tarihinde satış suretiyle davalı E.. K..'a temlik edildiği, taşınmazın 24.04.2008 tarihinde E.. K.. tarafından diğer davalı E.. Ç..'na, bu kişi tarafından da yargılama sırasında 25.05.2011 tarihinde dava dışı Ö.Ö. devredildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere; dava açıldıktan sonrada sınırlayıcı bir neden bulunmadığı takdirde dava konusu malın veya hakkın üçüncü kişilere devredilebilmesi tasarruf serbestisi kuralının bir gereği, hak sahibi veya malik olmanın da doğal bir sonucudur. Usul Hukukumuzda da ayrık durumlar dışında dava konusu mal veya hakkın davanın devamı sırasında devredilebileceği kabul edilmiş 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu(HUMK)'nun l86. ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu(HMK)’nun 125. maddesinde dava konusunun taraflarca üçüncü kişiye devir ve temliki halinde yapılacak usulü işlemler düzenlenmiştir. HUMK'nun 186.madde hükmüne göre iki taraftan biri dava konusunu (müddeabihi) bir başkasına temlik ettiği takdirde diğer taraf seçim hakkını kullanmakta dilerse temlik eden ile olan davasını takipten vazgeçerek davayı devralan kişiye yöneltmekte, dilerse davasına temlik eden kişi hakkında tazminat davası olarak devam edebilmektedir. Ancak; 6100 sayılı HMK'nun 125.maddesinde; “Davanın açılmasından sonra, davalı taraf, dava konusunu üçüncü bir kişiye devrederse, davacı aşağıdaki yetkilerden birini kullanabilir:a) İsterse, devreden tarafla olan davasından vazgeçerek, dava konusunu devralmış olan kişiye karşı davaya devam eder. Bu takdirde davacı davayı kazanırsa, dava konusunu devreden ve devralan yargılama giderlerinden müteselsilen sorumlu olur.b) İsterse, davasını devreden taraf hakkında tazminat davasına dönüştürür.Davanın açılmasından sonra, dava konusu davacı tarafından devredilecek olursa, devralmış olan kişi, görülmekte olan davada davacı yerine geçer ve dava kaldığı yerden itibaren devam eder” şeklinde düzenlemeler getirmiştir.Somut olayda çekişme konusu taşınmaz davalı E.. Ç.. tarafından üçüncü kişiye satıldığına göre 6100 sayılı HMK'nun 125. (1086 sayılı HUMK.'nun 186.) maddesinin öngördüğü usuli işlemlerin uygulanmasının gerektiği tartışmasızdır.Hal böyle olunca; kendiliğinden (resen) gözetilmesi zorunlu bulunan bu usul kuralına göre, mahkemece davacıya seçimlik hakkı hatırlatılarak davayı ne şekilde sürdüreceğinin sorulması ve bu yöndeki usûli eksiklik giderildikten sonra işin esası bakımından bir karar verilmesi gerekirken eksik soruşturma ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.Davalı T.. D..'in temyiz itirazının kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre işin esasının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 20.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.