MAHKEMESİ : İSKENDERUN 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 20/12/2012NUMARASI : 2008/214-2012/393Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılardan Kerime tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, muris muvazaası hukuksal sebebine dayalı tapu iptal tescil istemine ilişkindir.Davacılar, ortak mirasbırakan A.. B..’nın malik olduğu, 1259, 1260, 1258, 4552, 4521, 4519 parsel sayılı taşınmazların mirasbırakanları tarafından farklı tarihlerde davalılar ve davalıların mirasbırakanlarına satış suretiyle devredildiğini, yapılan işlemlerin muvazaalı ve mirasçıdan mal kaçırma amaçlı olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve miras payları oranında tescilini istemişlerdir.Davalı Necmiddin, dava konusu 1259 parselde evinin bulunduğunu, davacıların mirasbırakanı Hapka’nın bu parseldeki payına karşılık başka parsellerden pay alınmasını istediğini belirtmiş, davalı Güzel, davanın reddini savunmuş, diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir.Mahkemece, kök mirasbırakan tarafından yapılan temliklerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalılardan Kerime tarafından temyiz edilmiştir. Toplanan deliller ve tüm dosya içeriğinden, mirasbırakan A.. B..’nın 10/05/1993 tarih 1762 yevmiye nolu resmi senetle dava konusu 1258 parsel sayılı taşınmazın 270/470 payını Y.. B..’ya, 200/470 payını S.. B..’ya, 1260 parsel sayılı taşınmazın 250/678 payını H.. B..’ya, 250/678 payını N.. B..’ya, 178/678 payını A.. B..’ya; 08/06/1994 tarih 2111 yevmiye nolu resmi senetle 1259 parsel sayılı taşınmazın intifa hakkını üzerinde bırakarak çıplak mülkiyetinin 200/803 payını Z.. B..’ya, 130/803 payını A.. B..’ya, 180/803 payını Neval Bektaşlı’ya, 113/803 payını S.. B..’ya, 180/803 payını G.. B..’ya; 20/06/1995 tarih 2135 yevmiye nolu resmi senetle 4519 parsel sayılı taşınmazın intifa hakkını üzerinde bırakarak çıplak mülkiyetinin ½ payını Bektaşlı’ya, ½ payını G.. B..’ya, 4521 parsel sayılı taşınmazın intifa hakkını üzerinde bırakarak çıplak mülkiyetinin tamamını K.. B..’ya, 4552 parsel sayılı taşınmazın intifa hakkını üzerinde bırakarak çıplak mülkiyetinin tamamını Y.. B..’ya satış suretiyle temlik ettiği kayden sabittir.Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayanağı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, özellikle tüm parseller yönünden mirasbırakanın davacıların mirasbırakanları kız çocuklarından mal kaçırma kastı ile davalılara yaptıkları temliklerin muvazaalı olduğu belirlenmek ve bu olgular benimsenmek suretiyle işin esası hakkında yazılı olduğu üzere karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Ancak; HMK 297/2. maddesinde “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” düzenlemesi yer almaktadır. Kamu düzeninden olan doğru sicil oluşturma ilkesi gereğince hakimin infazı kabil karar verme yükümlülüğü vardır. Somut olayda, mahkemece davacıların payları oranında iptal ve tescile karar verilmişse de, dava konusu edilen herbir taşınmaz için ayrı ayrı tapu kayıt malikleri ve paylar gösterilerek ve davacıların dayandığı veraset ilamına da atıf yapılarak pay iptali ve veraset ilamındaki davacılar payı yönünden tescil hükmü kurulması gerekirken infaz kabiliyeti olmayacak şekilde hüküm kurulması doğru değildir.Davalı Kerime’nin temyiz itirazlarına gelince;Usulüne uygun tebliğe rağmen davaya cevap vermeyen ve duruşmalara katılmayan davalı, her ne kadar temyiz dilekçesi ile taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldığı savunmasında bulunmuşsa da, yargılama sırasında ileri sürülmeyen savunmanın temyiz aşamasında ileri sürülmesi mümkün olmadığından esasa ilişkin temyiz itirazlarının reddine.Diğer temyiz itirazlarına gelince; Ragibe Bektaşlı mirasçıları davacılar Zekeriya, Nurilheda, Makbule, Vahid, Mehmet, Sabah, Naciye ve Ganime’nin davada kendilerini temsil eden vekillerini azlettikleri, vekil Av. N.. A..’ın 20/05/2008 havale tarihli dilekçesi ile vekillik görevinin sona erdiğini mahkemeye bildirdiği, bu tarihten sonra anılan davacıların oturuma katılmadıkları gibi kendilerini bir vekille de temsil ettirmedikleri dosya kapsamı ile sabittir.1086 sayılı HUMK’nun 409/1.maddesine göre “Oturuma çağrılmış olan tarafların hiçbiri gelmediği veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dava yenileninceye kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir”. Aynı maddenin 5.fıkrasında işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davaların açılmamış sayılacağı düzenlenmiştir.Hal böyle olunca, azilnamenin dava dosyasına bildirildiği 20/05/2008 tarihinden sonraki ilk duruşma olan 16/07/2008 tarihli duruşmaya adı geçen davacıların katılmadığı gibi, bu tarihten sonraki 3 aylık dönemde de bizzat veya vekil aracılığı ile davayı yenileyerek takip etmedikleri anlaşıldığından, davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğu ve diğer davalıların temyize gelmedikleri dikkate alınarak, bu davacılar hakkında temyiz eden davalı Kerime’nin kayden malik olduğu 4521 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetli değildir.Davalı Kerime’nin bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.