Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6976 - Karar Yıl 2008 / Esas No : 4921 - Esas Yıl 2008





MAHKEMESİ : TOKAT 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 11/09/2007NUMARASI : 2005/391-2007/221Taraflar arasında görülen davada;Davacı, kayden paydaşı olduğu 7 parsel sayılı taşınmazı, ticaret borsası binası yapılması koşulu ile davalıya satıldığı halde binanın inşa edilmediği gibi taşınmazın satılacağı duyumlarını aldıklarını ileri sürerek tapu kaydının iptalini ve adına tesciline karar verilmesini istemiştir.Davalı, şartlı satışın olmadığı, taşınmazın yalnız bir bölümünün davacıdan satın alındığı halde davacının tüm taşınmaz hakkında açtığı satışın iptali davasının dinlenemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, yargılama aşamasında çekişmeli taşınmazın üçüncü kişilere temlik edildiği,dolayısıyla davalı tarafın davada taraf sıfatı kalmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, duruşma isteği tebligat gideri karşılanmadığından reddedilerek, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR-Dava ,satış amacına aykırı kullanım nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriğine ve toplanan delillere göre, özellikle davanın ileri sürülüş biçimi ve dava dilekçesinin içeriğinden çekişme konusu 7 parsel sayılı taşınmazın ticaret borsası binası yapılması koşulu ile davalıya satıldığı halde ,koşulun yerine getirilmediği ileri sürülerek eldeki davanın açıldığı ve yargılama sırasında çekişme konusu taşınmazın satış suretiyle M. ve Ö.K.’na temlik edilerek el değiştirdiği, mahkemece davacıya seçimlik hakkının hatırlatılması üzerine 30.1.2007 tarihli tutanakta “davanın açıldığı şekilde devamının” istendiği ,ve mahkemece taşınmazın el değiştirmesi nedeniyle davalının davada taraf sıfatı kalmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.Bilindiği üzere dava açıldıktan sonra da sınırlayıcı bir neden bulunmadığı takdirde dava konusu malın veya hakkın üçüncü kişilere devredilebilmesi tasarruf serbestisi kuralının bir gereği,hak sahibi veya malik olmanın da doğal bir sonucudur.Usul Hukukumuzda da ayrık durumlar dışında dava konusu mal veya hakkın davanın devamı sırasında devredilebileceği kabul edilmiş HUMK.nun l86.maddesinde dava konusunun taraflarca üçüncü kişiye devir ve temliki halinde yapılacak usulü işlemler düzenlenmiştir.Söz konusu madde hükmüne göre iki taraftan biri dava konusunu (müddeabihi) bir başkasına temlik ettiği takdirde diğer taraf seçim hakkını kullanmakta dilerse temlik eden ile olan davasını takipten vazgeçerek davayı devralan kişiye yöneltmekte, dilerse davasına temlik eden kişi hakkında tazminat davası olarak devam edebilmektedir. Kendiliğinden (re’sen) gözetilmesi zorunlu bulunan bu usul kuralına göre,mahkemece diğer yana seçimlik hakkı hatırlatılarak davaya hangi kişi hakkında devam edeceği sorulmalı,sonucuna göre işlem yapılmalıdır. Somut olaya gelince; mahkemece yukarıda değinilen ilkeler gözetilmek suretiyle davacıdan talebi sorulmuş ve davacı vekilince davaya devam edilmesi yönünde beyanda bulunulduğu görülmektedir. O halde bu beyanın tapu iptal tescil isteği olarak kabul edilmeli ve taşınmazı yargılama aşamasında edinen kişilere tebligat çıkartılmalı , onların huzuru ile dava sürdürülmeli , iddia ve savunma doğrultusunda taraf delillerinin toplanması ve ondan sonra değerlendirme yapılarak neticeye bağlanmalıdır.Oysa, mahkemece anılan beyan yanlış yorumlanmak suretiyle davanın reddine karar verilmiş olması doğru değildir. Öyleyse Davacının temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 4.6.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.