Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6912 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 6082 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: UZUNKÖPRÜ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 19/01/2010NUMARASI: 2009/223-2010/4Taraflar arasında görülen davada;Davacı, toplulaştırma ile adına tescil edilen 225 ada 4 parsel sayılı taşınmaza, davalıların çeltik ekmek suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir.Davalılardan T., taşınmazı 2004 yılında haricen davacıdan satın aldığını, davalı N. ise, taşınmaza müdahalesi bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, çekişme konusu taşınmazın, davacı tarafından davalı T.’a haricen satıldığı ve satış bedelinin iade edilmediği, davacının hapis hakkı bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ... raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü.Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, çekişme konusu 225 ada 4 parsel sayılı taşınmazın davacı adına kayıtlı olduğu, davacı tarafından taşınmaz satışı hususunda davalılardan T.a 01.12.2004 tarihli vekaletname verildiği, 28.08.2006 tarihinde ise davalı T.’ın azledildiği, taşınmazın 4-5 yıldır davalıların kullanımında olduğu, toplulaştırma ile oluşan taşınmazın satışı hususunda Tarım Reformu Genel Müdürlüğü’nce 26.08.2005 ve 01.11.2006 tarihlerinde izin verildiği anlaşılmaktadır.Tanık beyanları ile dava konusu taşınmazın davalı T.tarafından haricen satın alındığına ilişkin savunma, taşınmazın 2004 yılından beri davalıların tasarrufunda olması, kayden satılmasında sakınca bulunmadığına ilişkin Tarım Reformu Genel Müdürlüğü’nün 26.08.2005 ve 01.11.2006 tarihli yazıları, resmen satışın sağlanması amacıyla davacı tarafından davalılardan Tuncay’a verilen vekaletname ve mahkemece bu konuda HUMK’nun 356. maddesinde sözü edilen biçimde, davalıya teklif edilen yeminin eda edilmiş olduğu anlaşıldığına göre, çekişme konusu taşınmazın davalı T.’a haricen satıldığının kabulü gerekir. Bilindiği üzere, tapulu taşınmazların harici satışı geçersiz olup, bu tür bir işlem TMK’nun 706, B.K.’nun 213 ve Tapu Kanunu’nun 26. maddesi ile bağdaşmaz. Bu nedenle, mülkiyet hakkına üstünlük tanınması ve M.K. nun 683 ve devamı maddelerinde sözü edilen yetki ve tasarrufların esas alınması gerekir. Ancak, TMK’nun 994. maddesi gözetildiğinde, taşınmazı haricen satın alan tarafın, fuzuli şagil sayılamayacağı, 1940 tarih 2/77 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca harici satış bedeli kendisine ödeninceye kadar taşınmazı elinde tutma hakkı bulunduğu, diğer bir deyişle, davalı taraf yararına hapis hakkı tanınması gerektiği de açıktır. Bu nedenle mahkemece ecrimisil isteğinin reddi doğrudur.Hal böyle olunca, 1940 tarih 2/77 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gözetilerek belirlenecek harici satış bedeli üzerinden davalı taraf yararına hapis hakkı tanınmak suretiyle elatmanın önlenmesine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile elatmanın önlenmesi istediğinin de reddi doğru değildir. Davacının, bu yöne değinen temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile hükmün, açıklanan nedenlerle HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 14.6.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.