Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 666 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16100 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 13/05/2013NUMARASI : 2013/80-2013/187 Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi,ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece karar verilmesine yer olmadığına ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Dava konusu 20 ada 977 parsel sayılı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve 7.000,00 TL ecrimisil istemlerinin kabulüne ilişkin 09.07.2012 tarihli mahkeme kararı, Dairenin, 16.11.2012 tarihle ve 2012/14921 Esas – 2012/13122 Karar sayılı kararı ile; davanın, hükmedilmesi istenen ecrimisil miktarı üzerinden harç ödenmek suretiyle açıldığı, elatmanın önlenmesi isteği bakımından harç yatırılmadığı ve yargılama sırasında da bu konuda harç ikmali yapılmadığı, elatmanın önlenmesi isteği ile ilgili olarak keşfen belirlenen dava değeri üzerinden peşin harcın alınarak davaya devam edilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuş, bozma gereği yerine getirildikten sonra elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne ve ecrimisil talebi bakımından da “daha önceki 09/07/2012 tarihli ecrimisil bedeline yönelik 7.000,00 TL'lik kısım hakk??ndaki karar yargıtay onamasından geçmiş bulunduğundan ayrıca bir daha karar verilmesine yer olmadığına” hükmedilmiştir. Bilindiği üzere 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK’nun) 297/2. maddesinde “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, Dairenin 16.11.2012 tarihli bozma kararı usule ilişkin olup bir önceki hükmün kesinleştiğinden söz etme olanağı yoktur. Ne var ki; mahkemece, ecrimisil konusunda bir hüküm kurulmamıştır.Hal böyle olunca, HMK'nun 297/2. maddesi hükmü gözetilerek ecrimisil istemi bakımından da hüküm kurulması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Davalının, bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 20.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.