MAHKEMESİ : DENİZLİ 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 22/11/2011NUMARASI : 2008/152-2011/351Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili ve davalı Hazine vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 05.06.2012 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz edenler vekili Avukat Y.S. K. ile diğer temyiz eden davalı Hazine vekili Avukat U. S. geldiler, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davalı Bereketli Belediye Başkanlığı vekili Avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:Dava; tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğinden, toplanan delillerden, genel kadastro sırasında 252852 m² yüzölçümündeki 157 parsel sayılı taşınmazın hazine adına tespit edilerek çap kaydının oluştuğu eldeki davanın davacıları Y.D. ve arkadaşları tarafından kendi adlarına tespit edilen 113 parsel sayılı taşınmaza uygulanan tapu kaydının bir kısmının hazine adına çap kaydı oluşan 157 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kaldığını ileri sürerek açtıkları tapu iptali ve tescil davası sonucunda, mahkemenin 1985-28 esas 1985-238 karar sayılı derecattan geçmek suretiyle kesinleşen kararı ile dava kabul edilerek teknik bilirkişi İsmail Köksal tarafından 11/03/1991 tarihli krokide A harfi ile işaretli olarak gösterilen 4016 m2 lik bölümün tapusunun iptali ile davacılar adına tesciline karar verildiği, ancak hazinece anılan bu bölümü de kapsayacak şekilde 3194 sayılı yasanın 15. maddesi uyarınca alınan kararla taşınmazın bir kısmının yol bir kısmında yeşil alan olarak terkin edilerek, bakiye kısmının da ifrazla 23 adet müfrez parsel olarak tescil edildiği anlaşılmaktadır. Belirlenen bu duruma göre, mahkemenin 1985-28 esas 1985-238 karar sayılı kesinleşen kararı ile teknik bilirkişi, İ. K.tarafından düzenlenen 11/03/1991 tarihli krokide A harfiyle gösterilen 4016 metrekarelik bölüm üzerinde TMK 705.maddesi uyarınca, mülkiyetin anılan davanın davacılarına geçtiği sabittir. Bu halde, eldeki davada davacıların hak ve talep edebilecekleri yerin anılan bu bölümle sınırlı olacağı, bunun dışındaki kalan yerler üzerinde mülkiyetten kaynaklanan bir haklarının bulunmadığı açıktır.Oysa, davacılar T.M.K. 705. maddesi hükmü uyarınca tescilden önce mülkiyeti edindikleri bölüme ilişkin olarak dava açmamışlar, bu bölüm dışında kalan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakları bulunmayan 911, 922, 927, 1128 ve 208 ada 1 parsele yönelik olarak eldeki davayı açmışlardır.Bu hale göre, davacıların anılan parsellere ilişkin açmış oldukları davanın dinlenmesine olanak bulunmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması isabetsizdir.Öyleyse, davacıların tüm temyiz itirazları bu gerekçelerle yerinde değildir. Reddine; Davalı Hazine vekilinin, bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 21.12.2011 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden taraflardan davalı Hazine vekili için 900.00.-TL. duruşma avukatlık parasının diğer temyiz edenlerden alınmasına, 05.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.