Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6583 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 17340 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen tapu iptal tescil davası sonunda, yerel mahkemece tapu iptal tescil isteğinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar ve dahili davalılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hâkimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR-Dava muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı miras payı oranında tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.Davacılar, mirasbırakanı...110 ada 2209 parsel sayılı taşınmazını davalılar... satış suretiyle devrettiğini, davalılarında taşınmazı ismini bilmedikleri ara malik vasıtasıyla davalı ...'ya satış yoluyla temlik ettiklerini sonrasında hangi şahıslar adına tescil gördüğü takyidatlı tapu kaydından tespit edilerek bu kişilerin ve davalı .. mirasçılarının davaya dahil edilmesini, yapılan tüm temlik işlemleri mirasçılardan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, miras payları oranında iptal ve tescil isteğinde bulunmuşlardır. Davalılar, yapılan temliklerin gerçek satış olup, muvazaalı işlem bulunmadığını, iyiniyetli olduklarını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, muvazaa iddiasının kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 01/07/1908 doğumlu muris...05/05/1991 tarihinde öldüğü geriye mirasçı olarak çocukları; davacılar ..., davalı ..., dava dışı ... mirasçıları olan dahili davalılar'ın kaldığı murisin 110 ada 2209 parsel sayılı taşınmazını 31/05/1982 tarihinde davalı gelinleri .. eşit paylarla ve satış suretiyle temlik ettiği, dahili davalı ...'nın dava konusu taşınmazdaki payını 07/08/1989 tarihinde dahili davalı ...'e sattığı, bu kişinin de 31/12/1990 tarihinde dava konusu payı davalı ...'ye satış yoluyla temlik ettiği, daha sonrada çekişmeli payın 20/07/1995 tarihinde dahili davalı ...' satıldığı, dahili davalı ...'ın da aynı akitle çekişmeli payını adı geçen dahili davalıya devrettiği, dahili davalı ...'in de çekişmeli taşınmazı 24/12/1998 tarihinde davalı ...'ya sattığı, bu kezde taşınmazın ½ payının 03/09/2010 tarihli satış akdiyle dahli davalı ..e temlik edildiği, adı geçen paydaşın ise çekişmeli taşınmazdaki 1/2 payını yargılama devam ederken 18/01/2011 tarihinde dahili davalı ...'ya satış yoluyla devrettiği, yukarıda açıklanan temlikler sonucunda dava konusu taşınmazın eşit paylarla davalı ... ile dahili davalı ... adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır.Somut olayda, davanın açıldığı 25.10.2010 tarihinde taşınmazın (1/2) payının ..., (1/2) payının davalı ... adına kayıtlı olduğu sabittir.Bilindiği üzere ; tapu iptal ve tescil istekli davaların kayıt malikine yönelik olarak açılması asıl olduğu gibi bu davalar niteliği itibariyle taraflarca hazırlama ilkesine tabidir.Ne var ki, dava tarihinde paydaş olan ... hakkında usulüne uygun bir dava açılmamış, yargılama sürerken ... tarafından ...'ya yapılan pay temliki nedeniyle ... davaya dahil edilmiştir. Bilindiği gibi, bir kimseye dahili dava yoluyla taraf sıfatı verilmesine ve hakkında hüküm kurulmasına olanak yoktur. Bu durum, yargısal uygulamalar ile kararlılık kazanmış ve öğretide de benimsenmiştir.O hâlde, çekişmeli taşınmazın paydaşı olan ... hakkında ayrı dava açmaları için davacılara imkan tanınması, açıldığı takdirde eldeki davayla birleştirilerek işin esasının değerlendirilmesi ve ondan sonra bir hüküm tesis edilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.Kabule göre de; çekişmeli taşınmazla kayden ilgisi bulunmayan davalı ... hakkındaki davanın sıfat yokluğundan (husumetten) reddine karar verilmemesi öte yandan yargılama sürerken dahili dava yoluyla taraf sıfatı verilen ve dava konusu taşınmazla kayden ilgileri de bulunmayan diğer dahili davalılar hakkında hüküm kurulup, yargılama giderleri ve Avukatlık Ücretinden sorumlu tutulmaları da doğru değildir.Davalılar ve dahilli davalıların temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 30.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.