MAHKEMESİ: ADALAR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 25/02/2009NUMARASI: 2008/98-2009/23Taraflar arasında görülen davada;Davacı, kayden maliki olduğu 6 parsel sayılı taşınmazın 11,32 m2 lik kısmına komşu 5 parselde bulunan binanın taşkın olduğunu, haklı ve geçerli bir neden bulunmadığını ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve yıkıma karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlar, karşı davalarında ise, 6 parselde bulunan binanın 10 m2 lik kısmının taşkın olduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve yıkım ya da sınırın mevcut duruma göre düzeltilmesine, aradaki farkın temliken tesciline karar verilmesini istemişlerdir.Mahkemece, yapıların korunması gerekli kültür varlığı oldukları gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.Karar, davacı (karşı davalı) ve davalı (karşı davacı) vekilleri tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakim'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.Asıl dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım, karşı dava ise temliken tescil isteğine ilişkin olup, yerel mahkemece davaların reddine dair önceden kurulan hükmün davacı tarafından temyizi üzerine Dairece gerekçeleri ortaya konularak "yıkım isteğinin reddine karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik bulunmadığı ancak davacının mülkiyet hakkı gözetilmek ve davacının tapu kaydına değer verilmek suretiyle elatmanın önlenmesine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmasının doğru olmadığına" değinilmek suretiyle bozulduğu ve mahkemece de bozma kararına uyularak asıl ve karşı davanın kısmen kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.Mahkemece, hükmüne uyulan bozma ilâmı doğrultusunda davacının mülkiyet hakkı gözetilmek ve adı geçenin tapu kaydına değer verilmek suretiyle maliki olduğu 6 parsel sayılı taşınmaza davalı-karşı davacıların elatmalarının önlenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davalı-karşı davacıların bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.Ancak, davalı-karşı davacıların açtıkları meni müdahale ve yıkım ile temliken tescil istemli davanın reddine ilişkin olarak 17.10.2007 tarihinde verilen ilk hüküm davalı-karşı davacılar tarafından temyiz edilmemiştir. Bu nedenle karşı davanın reddine dair verilen hüküm kesinleşmiş ve davacı taraf yararına usuli kazanılmış hak doğmuştur.Hal böyle iken mahkemece bozma kararına uyularak tamamlanan yargılama sonunda karşı davalarının reddine ilişkin olarak verilen ilk hükmü temyiz etmeyen davalı-karşı davacıların davasının bu kez kabulüne dair karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Davacı hazine vekilinin temyiz itirazı bu nedenle yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan sebeple HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 08.06.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.