Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6471 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 3529 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ: CEYHAN (İCRA HUKUK) 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 16/07/1992NUMARASI: 1984/32-338Taraflar arasında görülen davada;Davacı, Hazine çekişmeli ..sayılı parsellerin kadastroca davalılar adına tespit ve tescil edildiğini..ila ..sayılı parsellerin dava dışı şirkete satıldığını, oysa taşınmazların dayanak tapu kayıtlarından miktar fazlası olduğunu, miktar fazlasının devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu ileri sürüp, .. sayılı parsel kaydının iptali ve Hazine adına tescilini , . ile .. sayılı parsellerin rayiç değerinin tazminini ve elatmanın önlenmesini istemiştir.Bir kısım davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, davacı iddiası sabit görülmeyerek, davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ....raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR-Dava, kayıt miktar fazlasına ilişkin tapu iptali ve tescili ile tazminat isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, 13.7.1956 tarihinde yapılan kadostro sırasında çekişmeli .. ve .sayılı parsellerin Temmuz . tarih, ..nolu tapu ve .tahrir nolu vergi kaydına istinaden davalılar adına tesbit ve tescil edildiği, ..ila 600 sayılı parsellerin sonradan dava dışı BOTAŞ'a temlik edildiği görülmektedir.Diğer yandan dava dışı ..sayılı parsellerin de anılan tapu ve vergi kaydına dayanılarak davalılar adına tespit ve tescil edildiği, bu tespite karşı Hazine tarafından kadastro kamisyonuna itiraz edildiği, kadastro komisyonunca 200.000 m2 lik-594 sayılı parselin krokisinde (A) harfiyle işaretli 102980 m2 lik kısmının Hazine adına kalan 97.020 m2 lik bölümünün tespit malikleri adına tespit ve tesciline, Hazinenin diğer itirazlarının reddine karar verildiği, komisyonun bu kararına karşı ... sayılı parsel yönünden tespit malikleri davalılar tarafından C... Kadastro Mahkemesinin 1969/624 Esas sayılı dava dosyasında iptal ve tescil davası açıldığı davada komisyonca Hazine adına tespit ve tesciline karar verilen 102980 m 2 lik kısmın da tapu vergi kayıtları kapsamında kaldığının ileri sürüldüğü, kadastro mahkemesince ilkin davanın reddine kadastro komisyonunun tespiti gibi tapu tesciline karar verildiği, bu kararın sadece tespit malikleri olan davalılarca temyiz edildiği, ancak, Hazine tarafından temyiz edilmediğii, 7.Hukuk Dairesinin bozma ilamı üzerine yapılan yargılama sonunda kadastro mahkemesince dayanak tapu miktarı vergi kayıt miktarından az olduğu, bunlardan fazla olan vergi kaydına itibar edilmesi gerektiği, vergi kaydının hudutlarının gayri sabit olduğu, revizyon gördüğü parsellerin yüzölçümlerinin toplamının vergi kaydı miktarını geçtiği, verilen ilk kararın Hazinece temyiz edilmemesi nedeniyle,. sayılı parsel yönünden tespit malikleri lehine usulü kazanılmış hak oluştuğu gerekçesiyle, ..sayılı parselin 102.980 m2 bölümünün kadastro komisyonu kararında belirtildiği gibi, Hazine adına, 97.020 m2 lik bölümün de tesbit malikleri adına tescil kararı verildiği bu kararın 7.Hukuk Dairesince onanarak kesinleştiği anlaşılmaktadır.Davacı Hazine, anılan davada dava konusu edilmeyen ..ve 600 sayılı parsellerin, aynı tapu ve vergi kaydının miktar fazlası olduğunu ileri sürerek, eldeki davayı açmıştır.Mahkemece, de miktar fazlası yönünden kesin hüküm bulunduğu, miktar fazlasının anılan kadastro mahkemesinde tartışıldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Şüphesiz,çekişmeli parseller kadastro mahkemesinde dava konu edilmediği ve sadece .. sayılı parsel dava konusu edildiği için anılan mahkeme kararının Hazine yönünden kesin hüküm oluşturduğu söylenemez.Bir başka anlatımla Hazineyi bağlayacağı düşünülemez.Diğer yandan, anılan ve kesinleşen ilamla vergi kaydının hudutlarının gayrisabit olduğu kabul edildiğine göre, kapsamının miktarıyla geçerli olacağı da muhakkaktır.Ayrıca, davalılardan bazılarının dava tarihinden önce ölmüş olduğu, ölü kişiler aleyhine dava açıldığı da görülmektedir.Hemen belirtilmelidirki 4.5.1978 tarih ve 4/5 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca ölü kişi aleyhine açılan davanın dinlenilmesine olanak yoktur.Hal böyle olunca, anılan kadastro mahkemesi dosyasıda gözetilmek suretiyle işin esasına girilmesi ve öncelikle ölü kişilerin mirasçıları aleyhine dava açılmasının temin edilerek eldeki dosya ile birleştirilmesi böylece taraf teşkilinin sağlanması sonra, taraf delillerinin toplanması hükme esas olacak nitelikte gerekli araştırma ve incelemenin yapılması soruşturmanın eksiksiz tamamlanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Davacı Hazinenin temyiz itirazları yerindedir.Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 4.6.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.