Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 6449 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 18248 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİTaraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi davası sonunda, yerel mahkemece, davalının müdahalesinin menine ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muarazanın giderilmesi isteğine ilişkindir.Davacı, kayden maliki olduğu 16 ada 69 parseldeki 3 bolu bağımsız bölümünü satmak isteği halde aracılık eden emlakçılar ve daireyi satın almak isteyen kişilere davalı müteahitin engel olduğunu, taşınmazı haricen dava dışı bir kişiye sattığını ancak bu kişiye alacağı olduğundan daireyi bitirmeyeceğini söyleyerek satışa engel olduğunu, bu eylemlerini sonlandırması için davalıya ihtarname keşide ettiğini ancak davalının dairedeki pencere kasa ve çerçevelerini söktüğünü, davalının müdahalesinin haksız olduğunu ileri sürerek, müdahalenin menine karar verilmesini istemiştir.Davalı, iddiaların doğru olmadığını, belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesiyle davalının müdahalesinin menine karar verilmiştir. Çekişme konusu, 16 ada 69 parsel sayılı taşınmazdaki kaba inşaa halindeki 3 nolu bağımsız bölümün davacı adına kayıtlı olduğu, davalınn kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının olmadığı sabittir.Bilindiği üzere; elatma doğrudan doğruya olabileceği gibi dolaylı olması da mümkündür. Somut olayda, davacının malik olduğu dönemde çekişmeli taşınmaza kapı ve pencere pvclerini sökmek suretiyle davalının fiili elatmasının gerçekleşip gerçekleşmediği açıklığa kavuşturulmamıştır.Öte yandan, davalının doğrudan(fiili) bir elatması olmadığı takdirde davacının çekişmeli taşınmazı satması konusunda muarazaa yarattığı sabit olup bu durumda davalının sadece satışa engel olma şeklinde muaraza yaratması sebebiyle bu yöndeki muarazanın giderilmesine şeklinde karar verilmesi gerekeceği açıktır.Hâl böyle olunca, yukarıda açıklandığı üzere, davalının fiili elatmasının olup olmadığının açıklığa kavuşturulması, fiili elatması olmadığı takdirde davalının çekişmeli taşınmazın satışına engel olma şeklinde muaraza yaratması nedeniyle bu yöndeki muarazasının giderilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.Davalının temyiz itirazları belirtilen nedenler ile yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 26.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.