Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6431 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 2367 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : GAZİOSMANPAŞA 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 12/06/2012NUMARASI : 2011/424-2012/222Taraflar arasında görülen tazminat ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi Mehmet Dağlı'nın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, ecrimisil ve eski hale getirme bedelinin tahsili isteğine ilişkindir.Mahkemece, husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; özellikle noksanın tamamlanması yoluyla getirtilen belgelerden, dava konusu 3881, 3880, 3878 ve 3879 sayılı parsellerin davacı adına kayıtlı olduğu, 3799, 3800, 3877, 3894, 3893 ve 3892 sayılı parsellerin yargılama sırasında, 3794, 3802, 3803, 3793, 3795, 3796, 3797, 3798, 3801 ve 3804 sayılı taşınmazların ise karardan sonra dava dışı kişilere temlik edildiği, Çatalca - Hadımköy Başak Sosyal Toplu Konutları 3. Bölge Konut - Ticaret Merkezi – Camii İnşaatlarının Kat Karşılığı - Hasılat Paylaşımı usulü ile yapılması için davalı İstanbul Konut İmar Plan Turizm Ulaşım San. Ve Tic. A.Ş. İle Çakıryapı San. Tic. Ve A.Ş., Mina Dış Ticaret İnşaat A.Ş. arasında sözleşme yapıldığı anlaşılmaktadır.Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 683.maddesi mülkiyet hakkı sahibinin her türlü haksız el atmanın önlenilmesini isteyebileceği TMK'nin 730.maddesi ise “Bir taşınmaz malikinin mülkiyet hakkını, bu hakkın yasal kısıtlamalarına aykırı kullanması sonucunda zarar gören veya zarar tehlikesi ile karşılaşan kimse, durumun eski hale getirilmesini, tehlikenin ve uğradığı zararın giderilmesini dava edebilir....” hükmünü içermektedir.Hemen belirtmek gerekir ki, yüklenici, inşaatı yaparken, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun (BK) 41. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca komşu taşınmaza verdiği zarardan sorumludur. Arsa sahibinin ise, yüklenici ile aralarında gerçekleştirdikleri aktin ifası sırasında meydana gelen zarardan, yukarıda değinilen TMK.nin 730.maddesi uyarınca sorumluluğu bulunmaktadır. Arsa sahibi ile yüklenici arasında, BK.nun 355.maddesi uyarınca imzalanan eser sözleşmesi, âkit tarafları bağlar. Öte yandan, dava açıldıktan sonrada sınırlayıcı bir neden bulunmadığı takdirde dava konusu malın veya hakkın üçüncü kişilere devredilebilmesi tasarruf serbestisi kuralının bir gereği, hak sahibi veya malik olmanın da doğal bir sonucudur. Usul Hukukumuzda da ayrık durumlar dışında dava konusu mal veya hakkın davanın devamı sırasında devredilebileceği kabul edilmiş, 1086 sayılı HUMK.'nun l86. ve 6100 sayılı HMK.nun 125. maddesinde dava konusunun taraflarca üçüncü kişiye devir ve temliki halinde yapılacak usulü işlemler düzenlenmiştir. Anılan düzenlemeye göre, iki taraftan biri dava konusunu (müddeabihi) bir başkasına temlik ettiği takdirde diğer taraf seçimlik hakkını kullanmakta dilerse temlik eden ile olan davasını takipten vazgeçerek davayı devralan kişiye yöneltmekte, dilerse davasına temlik eden kişi hakkında tazminat davası olarak devam edebilmektedir. Bu usul kuralının kendiliğinden (re'sen) gözetilmesi gerektiği de açıktır.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Yasasının 125.maddesi hükmü dava konusunun davacı tarafından üçüncü kişiye devredilmesi halinde devralan kişinin hukuk gereği davacı sıfatı ve buna bağlı olarak dava takip yetkisi kazanacağı ve davanın yeni davacı ile süreceği esasını getirmiştir.Somut olaya gelince, davalı ile dava dışı kişiler arasındaki sözleşmenin, tarafı olmayan ve yapılan inşaattan zarar gören davacı için hüküm ifade edebileceğini, söyleyebilme olanağı bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, dava konusu taşınmazların tedavül kayıtlarının getirtilmesi, eski hale getirme bedelinin tahsili isteği yönünden taşınmazların davacı tarafından temlik edildiğinin belirlenmesi halinde 6100 sayılı HMK.nun 125. maddesi uyarınca işlem yapılması halen davacı adına kayıtlı 3881, 3880, 3878 ve 3879 sayılı taşınmazlar ile ilgili eski hale getirme bedelinin tahsili isteği yönünden inceleme yapılması, bu parseller ile birlikte, davacı tarafından temlik edildiği belirlenen parseller hakkında da işin esasına girilerek soruşturmanın tamamlanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik soruşturma ve yanılgılı değerlendirme ile yetinilip yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir.Davacı vekilinin temyiz itirazı açıklanan nedenlerden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 26.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.