MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 9. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 28/12/2010NUMARASI : 2008/380-2010/411Taraflar arasında görülen davada;Davacı, miras bırakanı Adil'in 7 parsel sayılı taşınmazdaki 2/12 payın bedelini ödeyerek 2.eşi Sıdıka'nın isteği ile taşınmazın S... ve N... Adına tescil edildiğini, onlarında, paylarını yakın akrabaları A...'e devrettiklerini, işlemlerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapunun miras payı oranında iptal ve tescilini istemiştir.Davalılardan Hazine, davanın husumetten reddini savunmuştur.Davalı A...; temlikin muvazaalı olmadığını bildirip, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, Tapu Sicil Müdürlüğü yönünden, davanın husumetten reddine, davalıı A... yönünden muvazaa iddiası sabit görülerek davanın kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalı şahıs tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; dava konusu 7 parsel sayılı taşınmazdaki 1/6 pay dava dışı A... A... Adına kayıtlı iken S... ve N... B... adına 29.12.1999 tarihinde satış suretiyle temlik edildiği, onların da anılan paylarını 14.6.2007 tarihinde ı A...'e devrettikleri yargılama sırasında ise çekişmeli payın 27.5.2009 tarihinde dava dışı N... M..'a temlik edildiği görülmektedir. Bilindiği üzere; dava açıldıktan sonrada sınırlayıcı bir neden bulunmadığı takdirde dava konusu malın veya hakkın üçüncü kişilere devredilebilmesi tasarruf serbestisi kuralının bir gereği,hak sahibi veya malik olmanında doğal bir sonucudur.Usul Hukukumuzda da ayrık durumlar dışında dava konusu mal veya hakkın davanın devamı sırasında devredilebileceği kabul edilmiş HUMK.nun l86.maddesinde dava konusunun taraflarca üçüncü kişiye devir ve temliki halinde yapılacak usulü işlemler düzenlenmiştir.Söz konusu madde hükmüne göre iki taraftan biri dava konusunu (müddeabihi) bir başkasına temlik ettiği takdirde diğer taraf seçim hakkını kullanmakta dilerse temlik eden ile olan davasını takipten vazgeçerek davayı devralan kişiye yöneltmekte, dilerse davasına temlik eden kişi hakkında tazminat davası olarak devam edebilmektedir. Kendiliğinden (resen) gözetilmesi zorunlu bulunan bu usul kuralına göre,mahkemece diğer yana seçimlik hakkı hatırlatılarak davaya hangi kişi hakkında devam edeceği sorulmalı,sonucuna göre işlem yapılmalıdır. Somut olaya gelince; dava konusu edilen payın yargılama sırasında temlik edildiği anlaşılmakla, HUMK. 186. maddesi koşullarının yerine getirilmesi gerektiği kuşkusu yoktur.Kabule göre de; eldeki davanın muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak açıldığı mahkemece de; davacının miras payı oranında muvazaa olgusu sabit görülerek davanın kabul edildiği anlaşılmaktaysa da; çekişmeli payın miras bırakan tarafından temlik edilmediği sabit olup, davacının da bedelin miras bırakan tarafından ödendiği iddiasıyla eldeki davayı açtığı gözetildiğinde olayda 1.4.1974 tarih 1/2 sayılı Y.İ.B. Kararının uygulama yerinin bulunmadığının gözetilmemesi de doğru değildir. Açıklanan nedenlerden ötürü davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, HUMK.'nun 186.maddesi koşulları yerine getirilmek üzere hükmün HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 30.05.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.