Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6297 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 6000 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 01/10/2009NUMARASI: 2008/219-2009/269Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakanları T. U.'nın devlet memuru olması ve memuriyette bir sorun olacağı endişesi ve nedeniyle emekli olduğunda geri iade edilmek üzere tüm birikimlerini kardeşi davalı üzerine yaptığını, miras bırakanın ölümünden sonra davalının malları geri vermediğini ileri sürüp, kooperatifte ve trafikte davalı adına kayıtlı bulunan kayıtlarının iptali ile adlarına tescilini istemişlerdir. Davalı, davacıların iddiasının Borçlar Kanununun 65.maddesine aykırılık teşkil ettiğini, dava konusu malların kendisine ait olduğunu bildirip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ..raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.HUMK’nun 13/1.maddesi gereğince taşınmazın aynı ile ilgili davaların, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde çözüme kavuşturulması gerekeceği, öte yandan, çekişmenin birden fazla taşınmazla ilgili olması halinde aynı yasanın 13/2.maddesi hükmü uyarınca taşınmazlardan, herhangi birinin bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olacağı tartışmasızdır. Taşınmazın bulunduğu yerden maksat ise tapuda kayıtlı olduğu yer değil, fiilen içinde bulunduğu mülki sınırdır. Hemen belirtilmelidir ki, anılan yetki kuralı kesin ve kamu düzeniyle ilgili olup, davanın her aşamasında mahkemece re’sen (kendiliğinden) gözetilmesi gerekir. Ne varki, dava konusu edilen 925 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki B blok, 1.Kat, 8 nolu bağımsız bölümün İstanbul İli Silivri İlçesinde bulunduğu dosyadaki bilgi ve belgelerden, tapu kayıtlarından anlaşıldığı halde, dava yetkisiz mahkeme olan Bakırköy mahkemelerinde açılmıştır.Hal böyle olunca, yetki hususunun açıklığa kavuşturulması, ondan sonra bir hüküm kurulması gerekirken, yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir. Davacıların temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 02.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.