MAHKEMESİ : ANKARA 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 25/01/2007NUMARASI : 2005/232-12Taraflar arasında görülen davada;Davacı, 7.2.2005 tarihinde Hazineden satın alarak kayden malik olduğu .. ada .. parsel sayılı taşınmazın bir bölümünü davalının yapı ve araçlarla haksız olarak işgal ettiğini ileri sürüp, elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteğiklerinde bulunmuştur.Davalı, dava konusu yeri önceden şirket olarak çalıştırdığını, ancak şirketi 11.10.2002 tarihinde üçüncü kişilere devrettiklerini ve bu tarihten itibaren dava konusu taşınmazla ilgisinin kalmadığını belirtip, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece gerek resmi görevli memur tarafından düzenlenen 10.1.2005 tarihli tutanakları gerekse bilirkişi raporundan dava konusu yerin davalı tarafından işgal edildiğinin açıkça anlaşıldığı, ancak taşınmaz üzerinde kal'i gerektirecek bir yapı olmadığı gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .. ..raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, çekişme konusu .. ada ..parsel sayılı taşınmazın kayden davacıya ait olduğu, uzman bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen ve keşfen elde edilen bilirkişi raporunda; çekişme konusu parselin ..m2 lik bölümünün tel örgü ile çevrilmek suretiyle işgal edildiğinin belirlendiği anlaşılmaktadır.Davalı, çekişme konusu taşınmazı dava dışı S..İ..t O.. A... Gıda Nakliyat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin kullandığını, kendisinin anılan şirketteki paylarını dava tarihinden çok önce 11.10.2002 tarihinde üçüncü kişilere devrettiğini ve taşınmazda ilgisinin kalmadığını, dava tarihi itibariyle dava konusu taşınmaza elatmasının bulunmadığını belirtip, davanın reddini savunmuştur.Bilindiği üzere, elatmanın önlenmesi istekli davaların konusu haksız eyleme dayalı tasarrufların oluşturduğu kuşkusuzdur.Eylem kimin tarafından yapılırsa, davanın ona yönelik olarak açılması ve sonucunda onun sorumlu tutulması asıldır.Taşınmazın bir başkası tarafından da tasarruf edilmesi yada kullanıma sunulması o yeri haklı ve geçerli nedene dayalı olmaksızın tasarruf edenin sorumluluğunu ortadan kaldırmaz.Somut olayda, çekişmeli taşınmazda belirlenen bölümün davalı tarafından tasarruf edilip edilmediği, başka bir ifadeyle haksız eylemde bulunan davalı olup olmadığı hususunda hükme yeterli araştırma, inceleme ve soruşturma yapıldığı söylenemez.Hal böyle olunca; tarafların tanık dahil tüm delillerinin toplanması, toplanan ve toplanacak delillerin birlikte değerlendirilmesi suretiyle davalının çekişmeli taşınmaza fiilen elatıp atmadığının kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken noksan soruşturmaya dayalı yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Davalının temyiz itirazları yerindedir.Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 31.5.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.