Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 62 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 12274 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ : BOLU 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 15/06/2012NUMARASI : 2012/139-2012/212Yanlar arasında görülen tapu iptal ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, Tetkik Hakimi .. raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı pay oranında iptal ve tescil isteğine ilişkindir.Mahkemece, bozma ilamı doğrultusunda 101, 165 ve 693 parsel sayılı taşınmazlar yönünden pay oranında iptal ve tescile, davacılardan A..'nin feragati gözetilerek onun açısından davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Tarafların bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddiyle hükmün bu bölümünün ONANMASINA,Ancak, Dairenin bozma kararından sonra 162, 163, 374, 480, 674 ve 759 parsel sayılı taşınmazların dava dışı kişilere devir ve temlik edildiği görülmektedir.Bilindiği üzere, dava açıldıktan sonrada sınırlayıcı bir neden bulunmadığı takdirde dava konusu malın veya hakkın üçüncü kişilere devredilebilmesi tasarruf serbestisi kuralının bir gereği, hak sahibi veya malik olmanın da doğal bir sonucudur.Usul Hukukumuzda da ayrık durumlar dışında dava konusu mal veya hakkın davanın devamı sırasında devredilebileceği kabul edilmiş HUMK.nun 186.maddesinde (6100 sayılı HMK’nun 125. maddesi) dava konusunun taraflarca üçüncü kişiye devir ve temliki halinde yapılacak usulü işlemler düzenlenmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 125/1. maddesi; dava açıldıktan sonra davalı, dava konusunu (müddeabihi) bir başkasına temlik ettiği takdirde; davacı taraf seçim hakkını kullanarak, dilerse temlik eden ile olan davasından vazgeçerek davaya devralan kişiye karşı devam edebileceği, dilerse davasına temlik eden kişi hakkında tazminat davası olarak devam edebileceği hükmünü içermektedir.Kendiliğinden (resen) gözetilmesi zorunlu bulunan bu usul kuralına göre, mahkemece davacı yana seçimlik hakkı hatırlatılarak davaya hangi kişi hakkında devam edeceği sorulmalı, sonucuna göre işlem yapılmalıdır. Hal böyle olunca, 162, 163, 374, 480, 674 ve 759 parsel sayılı taşınmazlar yönünden yukarıda değinilen ilkeler doğrultusunda işlem yapılması, ondan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, bu taşınmazlar bakımından davanın reddedilmesi doğru değildir. Tarafların bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 14.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.