MAHKEMESİ : SAKARYA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 22/12/2009NUMARASI : 2009/233-2009/456Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, dava konusu 560 parsel sayılı taşınmazda satın almak suretiyle ½ şer paydaş olduklarını, davalının taşınmazı kendilerine teslim etmediğini, fuzuli işgalini sürdürdüğünü ileri sürerek elatmanın önlenmesi ecrimisil isteklerinde bulunmuşlardır. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının kayden davacılara ait taşınmaza haksız olarak müdahale ettiği gerekçesiyle elatmasının önlenmesine, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 28.5.2010 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden asil Tahir Kallancı geldi, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen vekili Avukat gelmedi,yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi . .. tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğinden, toplanan delillerden dava konusu 560 parsel sayılı taşınmazda davalıdan satın almak suretiyle davacıların paydaş oldukları görülmektedirDavacılar, satın almak sureti ile maliki oldukları taşınmazlarına davalının haksız olarak müdahale ettiğini ileri sürerek eldeki davayı açmışlardır.Mahkemece, kayda üstünlük tanınmak suretiyle elatmanın önlenmesi isteğinin kabul edilmiş olması doğrudur.Ancak, davalı taşınmazı temlik ettiğinde kendisinin oturmasına izin verdiğini savunmuştur. Ne var ki mahkemece bu savunma üzerinde durulmamış tarafların bu konuda gösterecekleri tanıklar dinlenmemiştir. Gerçekten da davalının savunmasının subut bulması halinde haksız işgal tazminatı niteliğindeki ecrimisilden sorumlu tutulmayacağı, dava açılmış olmakla muvafakatın geri alınmış sayılacağı açıktır.Hal böyle olunca, davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenle HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin hacrın temyiz edene geri verilmesine, 28.5.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.