MAHKEMESİ: KÜÇÜKÇEKMECE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 29/09/2009NUMARASI: 2008/3-2009/438Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, miras bırakanlarının kayden paydaşı olduğu 7616 parsel sayılı taşınmazdaki binanın zemin kat 1 nolu dairesini davalının haksız olarak işgal ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinde bulunmuşlardır.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi 'ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan deliller ile çekişme konusu paylı mülkiyet üzere olan taşınmazda, davacıların miras bırakanı ile dava dışı kişilerin paydaş oldukları, davalının, kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkı bulunmadığı halde, haklı ve geçerli bir nedeni olmaksızın taşınmazda tasarruf ettiği belirlenmek suretiyle davanın kabul edilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur.Ancak, davada elatmanın önlenmesi isteğinin yanı sıra ecrimisilde istenmiş olup, ne varki, dava dilekçesinde dava değeri olarak istenilen ecrimisil miktarı belirtilmiş, elatılan taşınmazla ilgili bir değer gösterilmemiştir.Bilindiği üzere, 492 Sayılı Harçlar Yasasının 16.maddesinde, elatmanın önlenmesi davalarında elatmanın önlenmesiyle birlikte ecrimisil istendiği takdirde, dava değerinin her iki isteğin toplamından ibaret olacağı hükmü öngörülmüştür.Somut olayda, dava dilekçesinde el atılan yerle ilgili bir değer gösterilmemiş ise de, keşfen elatılan yerin değeri saptandığına göre, keşfen belirlenen değer üzerinden harç ikmal ettirilmek suretiyle davanın görülmesi gerekeceği; harcın ikmal edilmemesi halinde aynı yasanın 30 ve 32.maddeleri hükmü uyarınca yasal yaptırımın gözetilmesi gerektiği halde, Mahkemece anılan husus gözardı edilerek davaya devam edilmek suretiyle karar verilmiş olması isabetsiz olduğu gibi, belirlenen ecrimisilden, davacıların miras bırakanları adına kayıtlı paya tekabül eden miktar üzerinden davacıların miras payı nispetinde ecrimisile hükmetmek gerekirken, HUMK.'nun 74.maddesi uyarınca istek aşılmak suretiyle dava dışı paydaşlara ait olan ecrimisil miktarının da davacılara verilmesi şeklinde yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması da doğru değildir.O halde, davalının bu yönlere ilişkin temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlere hasren HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 26.5.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.