MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİLTaraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve adına tescil isteklerine ilişkindir.Davacı , 24/08/1995 tarihli ... Mahalli İskan Komisyonunca hak sahibi yapılan davalıların, ilk mahalli iskan komisyonu kararından önce 1 aydan fazla .... kaydı tespit edildiğinden hak sahipliğinin ve daha önce alınmış komisyon kararlarının iptal edildiğini ileri sürerek taşınmazların 159 ada 3 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.Davalılar, kendilerine yönelik alınan idari kararlara karşı .... İdare Mahkemesinin 2012/441 Esasa sayılı davasının sürdüğünü, idare mahkemesi kararının bekletici mesele yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, yasa ve yönetmeliklerde sosyal güvenlik hakkına sahip olmanın iptal davasına konu olabileceğinin belirtilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; Mahalli İskan Komisyonu’nun 24.08.1995 tarih ve 127 sayılı kararıyla 2510 sayılı Yasa uyarınca göçebe olmaları nedeniyle davalıların hak sahibi sayılmasına karar verildiği ve buna dayalı olarak çekişme konusu 159 ada 3 parsel sayılı tarla nitelikli taşınmazın davalılar adlarına 04.11..2009 tarihinde tahsisen tescil edildiği, hak sahipliği karar tarihinden önce aile reisi olan davalı ...’un bir aydan fazla .... kaydı tespit edildiği, dolayısıyla davalıların göçebe olmadıkları gerekçesiyle Mahalli İskan Komisyonu’nun 13.12.2011 tarih ve 04 sayılı kararı ile hak sahipliklerinin ve daha önce alınmış komisyon kararının iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.Bilindiği üzere 6100 sayılı HMK'nun 165. maddesi; “ Bir davada hüküm verilebilmesi, başka bir davaya, idari makamın tespitine yahut dava konusuyla ilgili bir hukuki ilişkinin mevcut olup olmadığına kısmen veya tamamen bağlı ise mahkemece o davanın sonuçlanmasına veya idari makamın kararına kadar yargılama bekletilebilir.” hükmünü içermektedir.O hâlde, mahkemece, idari işlemin iptaline ilişkin idari yargıda açılan davanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 165/1. maddesi gereğince ''bekletici sorun'' kabul edilerek neticesinin beklenmesi, ondan sonra varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik soruşturma ile yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir.Kabule göre de; hak sahipliklerinin iptali ve mahalli iskan komisyon kararının sadece davalı ...'a tebliğ edildiği görülmektedir. Diğer davalılara bir tebligat yapılıp yapılmadığı araştırılmamıştır, Öyle ise, diğer davalılara idare kararları tebliğ edilmemiş ise bu kararların o kişilere karşı hüküm ifade etmeyeceği açıktır.Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 11.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.