Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5903 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 1930 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: ÜSKÜDAR 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 19/11/2009NUMARASI: 2006/326-2009/280Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada;Davacı, davalı kardeşlerinin ölen babalarından kalan malların intikalini sağlamak için kendisinden vekaletname aldıklarını, zaman içerisinde alması gereken kira gelirlerinden gerekli pay verilmeyince tapuları sorduğunu, kaçamak cevaplardan şüphelenerek vekaletten azlettiğini, yaptığı incelemede de, 20, 70, 74 ve 8833 sayılı parsellerdeki miras paylarını üzerlerine geçirdiklerini öğrendiğini ileri sürerek, iptal-tescil istemiştir. Davalılar, davacının miras payları için kendisine 25.000.-YTL ödendiğini ve vekaletname alınarak şifahi anlaşmaya uygun biçimde temliklerin yapıldığını belirtip, davanın reddini savunmuşlar, davalılardan Ö.de, birleştirilen davasında davacıya ödenen 25.000.-YTL'nin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsil edilmesi isteğinde bulunmuştur. Mahkemece, vekaletnamenin kötüye kullanıldığı gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulüne, birleştirilen davanın ise kanıtlanamadığından reddine karar verilmiştir. Karar, davacı ile davalı-birleştirilen davanın davacısı Ö.tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 25.05.2010 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat S. A.ile diğer temyiz eden vekili Avukat G.Ö. Ç. geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi .....tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, vekalet yetkisinin kötüye kullanılması nedenine dayalı tapu iptali-tescil; birleştirilen dava, sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak isteklerine ilişkindir.Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne, birleştirilen davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.Dosyada toplanan delillerden, özellikle; başka taşınmazlarla ilgili olarak taraflar arasında görülüp kesinleşen aynı nedene dayalı 2006/338 esas sayılı dava dosyası içeriğinden, davalı kardeşlerinin davacıdan aldıkları vekalet yetkilerini kötüye kullanmak suretiyle babalarından intikal eden çekişmeli 20, 70, 74 ve 8833 sayılı parsellerdeki davacı paylarını kendilerine malettikleri, birleştirilen davada ileri sürülen iddianın ise kanıtlanamadığı anlaşıldığından, asıl dava bakımından 20, 70 ve 74 sayılı parseller hakkındaki davanın kabul edilmesinde ve birleştirilen davanın reddedilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davalı-birleştirilen davanın davacısının temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.Ne var ki, davalıların vekalet yetkilerini kötüye kullandıkları benimsendiğine ve çekişmeli diğer taşınmazlar hakkındaki dava kabul edildiğine göre, 8833 sayılı parselde yaptırılan inşaatın davalı Ö.'e isabet eden ve üçüncü kişilere satılanlar dışında üzerinde kalan B-Blok 9 numaralı bağımsız bölüm yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, hukuksal olmayan gerekçelerle anılan taşınmaz hakkındaki davanın reddedilmesi isabetsizdir. Davacının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.12.2009 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden taraflardan, davacı vekili için 750.00.-TL. duruşma avukatlık parasının karşı taraftan alınmasına, 25.05.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.