Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5902 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 1910 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: TEKİRDAĞ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ: 24/09/2008NUMARASI: 2007/191-2008/288Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden satın aldığı 14 sayılı parselin davalılar tarafından haksız olarak kullanıldığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesini ve ecrimisil istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, davalıların haklı ve geçerli bir nedene dayanmaksızın taşınmazı kullandıkları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 25.05.2010 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden asil İbrahim İşgen vekili Avukat M.E.ve diğer asil Ş.İ.geldiler, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen vekili Avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi .... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.Mahkemenin, davalı Ş.in taşınmaza elatmasının önlenmesine ve belirlenen ecrimisilin davalı Ş.ile dahili davalılardan tahsiline yönelik kararı dahili davalılar tarafından temyiz edilmiş; davalı Ş.bakımından ise, HUMK.'nun 434/3. maddesi uyarınca “temyiz talebinden sarfınazar etmiş sayılmasına” dair verilen ek karara karşı temyiz yoluna başvurulmamıştır. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davacının 22.11.2004 tarihinde satış suretiyle edindiği 109 m2 arsa vasıflı 14 sayılı parsel üzerinde dört katlı bina bulunduğu, ilk iki katının davalılar Ş.ve annesi Z. tarafından hukuken haklı ve geçerli bir sebebe dayanılmaksızın kullanıldığı, son iki katının ise halen inşaat halinde olduğu, davalılardan Zekiye'nin ölümüyle dava dışı mirasçıları İ. ve S.nin davaya dahil edildiği; ayrıca Z. mirasçılarının 21.3.2008 tarihinde mirası reddettikleri görülmektedir.Davalı Ş.in çekişme konusu 14 sayılı parselde korunmaya değer üstün bir hakkı bulunmadığı anlaşıldığına göre, anılan davalı hakkındaki davanın kabul edilmesinde kural olarak bir isabetsizlik yoktur.Ne var ki, mirası reddedetmelerinden ötürü miras bırakanları Z.'nin mamelekiyle ilgilerini kesmiş olan dahili davalıların ecrimisil ve yargılama masraflarından sorumlu tutulmaları doğru değildir. Dahili davalıların temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenle HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.12.2009 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 750.00.-TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, 25.05.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.