Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5821 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21285 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 16/10/2012NUMARASI : 2009/327-2012/446 Taraflar arasında görülen tapu iptal, tescil ile maddi ve manevi tazminat davası sonunda, yerel mahkemece, tapu iptal ve tescil davasının kabulüne, tazminat talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin olarak verilen karar davalılar tarafından yasal süre içerisinde duruşma istemli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 18.03.2014 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı B. S. ve R. B. Ltd. Şti. şirket yetkilileri F. K., L. O. ve vekili Avukat G. T. ile temyiz edilenler vekili Avukat Y. Ö. geldiler, davetiye tebliğine rağmen diğer temyiz eden davalı C.. G.. vekili Avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi .. tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, tapu iptal, tescil ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişin olup, yargılama sırasında maddi ve manevi tazminat istemleri atiye bırakılmıştır. Mahkemece, tapu iptal ve tescil davasının kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğinden toplanan delillerden; çekişme konusu 2148 ada 7 parsel sayılı taşınmazın davalılardan C.. G.. adına kayıtlı iken, Kadıköy 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 11.12.2007 tarihli 2006/95 E.2007/418 K. sayılı kararı ile davacılar Türkan Güncü vd. tarafından C.. G.. aleyhine 2148 ada 7 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili olarak açılan muris muvazaası nedeniyle tapu iptal ve tescil davası sonucunda davanın kabulüne karar verilerek kararın 13.11.2008 tarihinde kesinleştiği ve taşınmazın tapu kaydı üzerine İ.İ.K.'nın 28. maddesi gereğince şerh verildiği ve şerhin 22.06.2009 tarihinde terkininden sonra, kararın infazının yapılmadan, taşınmazın tamamının davalı Celal tarafından diğer davalı şirkete 30.06.2009 tarihinde satış suretiyle devredildiği görülmektedir. Mahkemece, anılan ve kesinleşen mahkeme kararına rağmen, taşınmazın tamamının davalı C.. G.. tarafından diğer davalı B. S. Şirk. yapılan devrinin yolsuz tescil niteliğinde olduğu, davalı şirketin ise ilk el konumunda olup, Türk Medeni Kanununun 1023. ve devamı maddelerinde düzenlenen iyiniyet hükümlerinden yararlanamayacağı gözetilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Ne var ki, anılan taşınmazda 13.07.2011 tarihinde kat irtifakı kurulduğu ve bağımsız bölümlerin oluştuğu anlaşılmaktadır. O halde taşınmazda kat irtifakı kurulduğundan, kat irtifakına göre oluşan bağımsız bölümler üzerinden hüküm kurulması gerekirken yazılı olduğu üzere bu hususun göz ardı edilmiş olması doğru değildir. Davalıların bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 28.12.2013 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden davalı şirket vekili için 1.100.00.-TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenlerden alınmasına, 18.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.