Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5789 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 21449 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : ADANA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 16/05/2013NUMARASI : 2010/711-2013/297Taraflar arasındaki davadan dolayı Adana 1. Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 16.05.2013 gün ve 2010/711 esas 2013/297 sayılı hükmün onanmasına ilişkin olan 29.09.2014 gün ve 519-15018 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR-Dava; muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil olmadığı taktirde tenkis isteğine ilişkin olup yargılama sırasında dava tenkis isteğine hasredilmiştir.Davacılar, ortak mirasbırakanları Ş... M... D...'ın 76 parsel sayılı, kat irtifakı kurulu taşınmazdaki 1, 10 ve 30 numaralı bağımsız bölümlerini mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak torunu olan davalı Serdar'a satış suretiyle temlik ettiğini ileri sürerek, payları oranında iptal-tescil, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemişler, yargılama sırasında da isteklerini tenkise hasretmişler, bilahare davacılardan Z.. İ.. davadan feragat etmiştir.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece, “...öncelikle davanın TMK.'nun 571. maddesinde düzenlenen hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığının değerlendirilmesi, süresinde açıldığının saptanması halinde yukarıda değinilen ilkeler çerçevesinde soruşturma yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik soruşturma ile yetinilip yazılı biçimde hüküm kurulmasının doğru olmadığı....” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davacı Z.. İ.. bakımından feragat nedeniyle davanın reddine ilişkin önceden verilen karar kesinleştiğinden bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına, davacı A.. D..'ın davasının bozma ilamından sonra davasından feragatı nedeniyle reddine, davacı A.. D.. davasının hak düşürücü süre içinde açılmadığı gerekçesiyle dava şartı yokluğundan davanın reddine, davalı yararına 1.320.00 TL avukatlık ücretinin davacılardan tahsiline ilişkin kararın davacı A.. D.. ve davalı tarafından temyizi üzerine Dairece; hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapıldığı gerekçesiyle hüküm onanmıştırNe var ki; davacı A.. D.. yanısıra davalı tarafından da hüküm avukatlık ücreti bakımından temyiz edildiği halde davalı temyizinin değerlendirilmediği görülmektedir.Bilindiği üzere; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3/2. maddesinde ret sebebi ortak olan davacılar aleyhine tek bir vekâlet ücretine hükmedileceği düzenlenmiştir. Somut olayda; A.. D.. tarafından davadan feragat edilmiş, A.. D..'ın davası ise dava şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle reddedilmiş, davalı lehine tek - maktu vekâlet ücretine hükmedilmiştir. Davacı A.. D.. bakımından dava şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiğine göre davalı yararına maktu avukatlık ücreti taktirinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak davacı A.. D.. bakımından yargılamanın son aşamasında davadan feragat edildiği gözetilerek davalı yararına nispi avukatlık ücreti taktir edilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile avukatlık parasına hükmedilmemiş olması doğru değildir.Anılan bu husus, davalı vekilinin karar düzeltme isteği üzerine bu kez yapılan inceleme sonucu anlaşıldığından, karar düzeltme isteğinin HUMK'nun 440. maddesi uyarınca kabulüyle, Dairenin 29/09/2014 tarih, 2014/519 Esas, 2014/15018 Karar sayılı onama ilamının ortadan kaldırılmasına, yukarıda değinilen hususlar gözetilerek bir hüküm kurulması için yerel Mahkemenin 16/05/2013 tarih, 2010/711 Esas, 2013/297 karar , sayılı kararının (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 20.04.2015 tarihinde oyburluğuyla karar verildi. Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar HAGB'ye itiraz üzerine hem şekil hem de esastan incelenir Hakkı olmayan yere tecavüz suçundan sanık S.nin, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 154/1, 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 5 ay hapis ve 80,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına da Alt İşveren-Üst işveren-Rücu ve birlikte sorumluluk ilkeleri-sorumluluk dönemi-çalışma süresi Taraflar arasındaki “rücuan tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 15.12.2011 gün ve 2010/532E., 2011/483 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 13. Hukuk Dairesini CEZA DAVALARINDA TEMYİZ HARCININ ÖDENMEMESİ CEZA DAVALARINDA HARCI ÖDENMEYEN TEMYİZ TALEBİNİN REDDİ HARÇLAR KANUNU Özel belgede sahtecilik suçundan sanık M.. Ş..’in 5237 sayılı TCK’nun 207/1, 62 ve 58. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ilişkin, Denizli 4. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 24.11.2011 gün ve 206-572 sayılı hü Yargıtay Yargıtay Karar Arama Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ? Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Kanunu Yargıtay İş Bölümü Yargıtay Haberleri Karar Arama Yargıtay Kararları Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Yargıtay Ceza Dairesi Kararları BAM Kararları Danıştay Kararları Anayasa Mahkemesi Kararları Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları Karar Arama Nasıl Yapılır? Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir? Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır? BAM Karar Arama Nasıl Yapılır? Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır? Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?