Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5677 - Karar Yıl 2008 / Esas No : 3682 - Esas Yıl 2008





MAHKEMESİ : SINDIRGI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 10/04/2007NUMARASI : 2007/59-2007/78Taraflar arasında görülen davada;Davacı, miras bırakanı M..t K.'nın kanser hastalığı nedeniyle içinde bulunduğu çaresizlikten yararlanan davalının, 8 parsel sayılı taşınmazındaki murisine ait 12 nolu bağımsız bölümü temellük ettiğini 11 nolu parselinde ölünceye kadar bakma akti ile temlik edildiğini davalının bakım borcunu yerine getirmediğini, temlikinde muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile adına tescilini, kabul edilmediği takdirde saklı payın tenkisini istemiştir.Davalı, yetki ve zamanaşımı itirazında bulunarak davanın reddini savunmuştur.Mahkemece 11 nolu parselle ilgili davanın tefrikine ve mahkemenin 2007/29 sayılı davası ile birleştirilmesine karar verilmiş, eldeki davaya 8 nolu parseldeki 12 nolu bağımsız bölüm bakımından devam edilmiş ve 8 nolu parseldeki bu bölümün Edremit İlçe sınırları içinde olması nedeniyle mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR-Dava, tapu iptali ve tescili olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir.Davacı, miras bırakanı M.in malik olduğu 11 sayılı parselini ölünceye kadar bakma akti ile, 8 parsel sayılı taşınmazdaki arsa paylı 12 nolu bağımsız bölümünü de satış suretiyle davalıya temlik ettiğini, yapılan temliklerin muvazaalı olduğunu, esasen bakım koşulununda yerine getirilmediğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır.Mahkemece, 11 sayılı parselle ilgili davanın tefrik edilerek 8 parsel sayılı taşınmazdaki 12 nolu bağımsız bölümün Edremit İlçesi sınırları içinde kaldığından bahisle HUMK'nun 13/1.maddesi hükmü gereğince bu parsel bakımından davanın yetki yönünden reddine karar verilmiştir.Davada ileri sürülen iddianın niteliği ve istek gözetildiğinde taraflar arasındaki çekişmenin taşınmazın aynına yönelik bulunduğu tartışmasızdır.Hemen belirtilmelidir ki, HUMK.'nun 13/1 maddesinde gayrimenkulün aynına ilişkin davaların taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde çözüme kavuşturulacağı, 13/son maddesindede davanın birden ziyade gayrimenkule yönelik olması halinde her hangi birinin bulunduğu yer mahkemesinde ikame olunabileceği hükme bağlanmıştır. Bilindiği üzere, bu yetki kamu düzeniyle ilgili olup, yargılamanın her safhasında mahkemece re'sen gözetilmesi gerekli bir kuraldır.Somut olayda, davacı tercih hakkını kullanarak taşınmazın -1- tanesinin bulunduğu Sındırgı'da davasını açmıştır. O halde, yukarıda değinilen ilkeler özellikle HUMK.'nun 13/son maddesi hükmü gözetildiğinde taşınmazlardan 8 parselin Edremit İlçesinde bulunduğu gerekçesiyle, mahkemece davanın tefriki ile 8 parsel hakkındaki davanın yetki nedeniyle reddine dair kurulan kararın yasal ve doğru olduğu söylenemez. Hal böyle olunca, iddia ve savunma doğrultusunda taraf delillerinin toplanması, Edremit'te bulunan taşınmaz bakımından o mahkemeye talimat yoluyla keşif yapılmasının temin edilmesi, soruşturmanın eksiksiz tamamlanması ondan sonra işin esası hakkında bir hüküm kurulması gerekirken yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir. Davacının, temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 7.5.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.