Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 5663 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 293 - Esas Yıl 2012
MAHKEMESİ : BOLU 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 26/10/2011NUMARASI : 2009/64-2011/524Davacı tarafından davalı aleyhine açılan tapu iptali ve tescil, tenkis davasının yapılan yargılamasında mahkemece davanın iptal isteminin reddine, tenkis yönünden ise kabulüne dair verilen kararın taraflarca süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 15.05.2012 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat B. A. geldi, davetiye tebliğine rağmen diğer temyiz eden vekili Avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı ölünceye kadar bakma akdinin iptali ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir.Mahkemece, iptal ve tescil talebinin reddine, tenkis isteğinin kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacının miras bırakanı Şerife’nin dava konusu 508 parsel sayılı taşınmazını Bolu 3. Noterliği tarafından düzenlenen 21.07.2004 tarihli ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile davalıya temlik ettiği ve davalının da anılan akit gereğince taşınmazı 07.01.2005 tarihinde adına tescil ettirdiği anlaşılmaktadır.Hemen belirtilmelidir ki, yapılan temlik Borçlar Kanununun 511 ve takip eden maddelerinde öngörülen ölünceye kadar bakma akdine ilişkin olup, ivazlı akitlerdendir. Çekişmeli taşınmazın temlikinin de bakım karşılığı olduğu, başka bir ifade ile mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olmadığı mahkemece belirlenmek ve bu olgu benimsenmek suretiyle iptal ve tescil isteğinin reddine karar verilmiş olması doğrudur. Öyleyse, davacının tüm temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.Davalının temyiz itirazlarına gelince;Bilindiği üzere, miras bırakanın yapmış olduğu bağış gibi sağlar arası tasarrufları ile vasiyet ve miras mukavelesi şeklinde yaptığı ölüme bağlı tasarruflarının, koşullarının varlığı halinde Türk Medeni Kanununun 560 ilâ 571. maddeleri arasında öngörülen tenkis davasına konu olabileceği tartışmasızdır.Oysa somut olayda temlik, ölünceye kadar bakma akdi ile yapılmış olup, tenkis davasının konusunu teşkil etmeyeceğinden, davacının saklı payının bertaraf edildiğini, bu sebeple tenkise tabi olacağını kabul etmek olanaksızdır. Öyleyse, bu yönde kurulan hükmün doğru olduğu söylenemez.O halde, davalının tüm temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 15.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.