Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 5608 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 12643 - Esas Yıl 2009
MAHKEMESİ : ÇİVRİL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ,TARİHİ : 20/12/2006NUMARASI : 2005/169-2006/669Taraflar arasında görülen davada;Davacı, miras bırakan B. B. ile aralarında düzenlenen taksim sözleşmesinin iradelerine uygun yapılmadığını ileri sürerek tapu iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur.Bir kısım davalılar, davayı kabul ettiklerini beyan etmişler, diğerleri davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece,hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.Dava, hata ve hile hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.Dosya içeriğine ve toplanan delillere göre,mahkemece Borçlar Kanununun 31. maddesi gözetilerek hak düşürücü süreden davanın reddine karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur.Davacının öteki temyiz itirazları yerinde değildir.Reddine.Ancak,30.6.2005 tarihli oturumda, davalılardan A. S., D. B., R. U., A. B.ve Z. Ç.'in imzalı beyanlarıyla davayı kabul ettiklerini açıkca bildirmiş oldukları anlaşılmaktadır.Öte yandan, bu davalılardan, A. S.sonradan, daha önce diğer davalıların hep birlikte davayı kabul edelim diye aralarında konuşmaları nedeniyle davayı kabul yönünde beyanda bulunduğunu, gerçek iradesinin davanın kabulü yönünde olmayıp ,reddini istediğini, kabul beyanından vazgeçtiğini ifade etmiş ise de, kabul beyanının iradeyi bozucu bir nedene dayandığını iddia ve ispat etmiş değildir.Bilindiği gibi, HUMK'nun 92 ve 95. maddeleri uyarınca kabul, taraflardan diğerinin neticeyi talebine muvafakat etmesi olup, kesin hükmün sonuçlarını doğurur.Hal böyle olunca, davalılardan A. D., R., Z. ve A.'in kabul beyanları doğrultusunda 6.7.1995 tarih ve 1782 yevmiye nolu resmi akitte yer alıp işleme tabi tutulan, davacı M.B.'ın paydaşı olduğu ve rızai taksim sonucu tarafların ortak mirasbırakanı B. B.'a isabet eden taşınmazlardan, dava konusu edilen taşınmazlar yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek, yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir.Davacının bu yöne değinen temyiz itirazı yerindedir.Kabulü ile hükmün açıklanan nedene hasren HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12.5.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.