MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 14. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 27/03/2012NUMARASI : 2008/237-2012/131Yanlar arasında görülen el atmanın önlenmesi,eski hale iade ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 16.04.2013 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat C.D. ile temyiz edilen vekili Avukat B. Ü.geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi . tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, el atmanın önlenmesi,eski hale iade ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 293 ada 28 parsel sayılı taşınmazın davacı adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır.Davacı, davalı tarafından taşınmaza hafriyat dökmek ve şantiye olarak kullanılmak suretiyle müdahale edildiğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Ne varki, mahkemece yapılan keşif neticesinde alınan bilirkişi raporlarında, taşınmaza dökülen hafriyatların yaklaşık değerler verilmek suretiyle davalının yaptığı iş ile ilgili olabileceğinin belirtildiği, davalı şirketin taşınmazı kullandığı ve hafriyat döküp dökmediği konusunda tanık dinlenmediği, yetersiz bilirkişi raporları ile yetinilmek suretiyle neticeye gidildiği görülmektedir. O halde mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermeye elverişli olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur. Hal böyle olunca, dava dilekçesinde belirtilen 30.05.2005 tarihinden dava tarihine kadar, davalı şirketin taşınmazı şantiye olarak kullanıp kullanmadığı, hafriyatın davalı şirket tarafından dökülüp dökülmediğinin duraksamaya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi, bu konuda tarafların bildirdikleri ve bildirecekleri tüm delillerin eksiz olarak toplanması, keza 28 nolu parselin ifraz gördüğü anlaşılmakla, müfrez kayıtlarının getirtilmesi, ayrıca davalının çekişme konusu taşınmazın bir bölümünü kullandığı beyanı karşısında, kullandığı yerin neresi olduğunun ifraz gören parsellerde krokide gösterilmesi ve hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken noksan soruşturma ile yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 29.12.2012 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 990.00.-TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, 16.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.