MAHKEMESİ : KUŞADASI 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 31/07/2009NUMARASI : 2007/25-2009/215Taraflar arasında görülen davada; Davacı, davalı adına kayıtlı 12 sayılı parselden harici senetle 255.m2'lik yer satın aldığını ve ev yaptığını, ancak davalının tapuda devir işlemine yanaşmadığını ileri sürerek, 255 m2'lik kısmın iptali ile ifrazen adına tescilini, olmadığı takdirde bu kısmın ve üzerindeki evin güncel değerinin tahsilini istemiştir. Davalı, davacının harici satış bedelini tamamen ödemediğini, kaldı ki böyle bir sözleşmenin geçersiz olduğunu belirtip, davanın reddini savunmuş; karşılık davasıyla da elatmanın önlenmesi, yıkım ve sözleşmeden ötürü mal varlığında ortaya çıkan önalma nedeniyle tazminat isteklerinde bulunmuştur.Mahkemece, tapulu taşınmazda harici sözleşmeye değer verilemeyeceği ve ifrazının da mümkün bulunmadığı gerekçesiyle iptal-tescil isteğinin reddine, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davacıya tazminat ödenmesine, karşı dava yönünden ise 255 m2'lik kısma davacı (karşı davalının) elatmasının önlenmesine, yıkım ve tazminat isteklerinin reddine karar verilmiştir. Karar, davalı (karşı davacı) tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 11.05.2010 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat Sezim Atmaca ile temyiz edilen vekili Avukat N. Ö. geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ..tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, harici satın almaya dayalı tapu iptali-tescil, olmazsa tazminat; karşı dava ise, elatmanın önlenmesi, yıkım ve tazminat isteklerine ilişkindir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, 409 ada 12 sayılı parselin davalı-karşı davacı F.adına kayıtlı bulunduğu; taraflar arasında 1988 yılında düzenlenen harici satış sözleşmesinde, taşınmazın 255 m2'lik kısmının asıl davacı M.C.'e 2.800.000 TL.sına satıldığı ve tapusunun ileride verileceğinin kararlaştırıldığı, satış bedelinin 400.000 TL.'sının henüz ödenmediği; satışa konu yerde 1990 yılında M.C. tarafından 58 m2 alanlı, tek katlı yığma tarzda bahçe evi ve 30 m2'lik ahır yapıldığı; imar mevzuatına göre evin imar yolunda kaldığı, ifrazının da mümkün olmadığı, ayrıca yıkımın aşırı zarar doğurmayacağı anlaşılmaktadır.Mahkemece, asıl davanın tazminat yönünden, karşı davanın ise el atmanın önlenmesi yönünden kabullerine karar verilmiş, hüküm davalı-karşı davacı tarafından temyiz edilmiştir.Bilindiği üzere, tapulu taşınmazların harici satışı, Medeni Kanunun 706., Borçlar Kanunun 213. ve Tapu Kanunun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarını taşımaması nedeniyle geçerli sayılamayacağından; öte yandan, taşınmazı harici satın almaya dayalı olarak iyi niyetle kullanandan herhangi bir tazminat istenemeyeceğinden, asıl davadaki harici satın almaya dayalı iptal-tescil isteğinin ve karşı davadaki tazminat isteğinin reddedilmesinde bir isabetsizlik yoktur.Diğer taraftan, geçersiz sözleşme karşısında kayıt malikinin mülkiyet hakkının üstün tutulacağı; bunun yanında, 10.7.1940 tarih 2/77 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da vurgulandığı gibi, geçersiz sözleşmeden dolayı kayıt malikine bir bedel ödenmişse ödeyen yararına ödediği bedel üzerinden hapis hakkı tanınması olanağının doğacağı, ancak bu miktarın uyarlamaya tabi tutulamayacağı da kuşkusuzdur. Hal böyle olunca, değinilen ilke ve olgular gözetilmek ve karşı davacının mülkiyet hakkına değer verilmek suretiyle, harici satış bedelinin ödenen miktarı üzerinden karşı davalı yararına hapis hakkı tanınarak el atmanın önlenmesine ve yıkıma karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı biçimde hüküm kurulması doğru değildir. Karşı davacının temyiz itirazı açıklanan nedenlerden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.12.2009 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 750.00.-TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, 11.05.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.