Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5525 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 20719 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davalı ... yönünden davanın kabulüne; davalılar ... ve ... hakkındaki davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili ve davalı ... tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi .. ..'ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR- Dava, ecrimisil istemine ilişkindir.Davacılar, mirasbırakan .....'nun maliki olduğu 650 parsel sayılı taşınmazını muvazaalı olarak torunu (oğlu diğer davalı ...'in çocuğu) davalı ...'a,onun da diğer davalı ...'ya satış suretiyle devrettiğini, bu konuda davalılar hakkında açtıkları tapu iptal ve tescil davasının kabul edildiğini ve kararın kesinleştiğini, taşınmaz üzerinde bulunan fındık ağaçlarının davalı ... tarafından kullanıldığını ve diğer davalıların da birlikte haraket etmek suretiyle sorumlu olduklarını ileri sürerek ilk temlik işleminin gerçekleştiği 1999 yılının şubat ayından dava tarihi olan 20.03.2012 tarihine kadar 10.000,00 TL (ıslah ile birlikte 2007 yılı öncesi alacakları baki kalmak suretiyle 2007-2011 yılları arasındaki dönem için hesaplanan 25.543,80 TL) ecrimisile karar verilmesini istemişlerdir.Davalı ...,temlik işlemlerinin tarafı olmadığını ve taşınmazı kullanmadığını; davalı ..., satış tarihinden itibaren taşınmazı kullanmadığını; davalı ... ise,taşınmazı kullandığını ancak zarar ettiğini ve davacıların tasarruf hakkını engellemediğini belirtip davanın reddini savunmuşlar; bilahare cevap dilekçelerini ıslah etmek suretiyle zamanaşımı itirazında bulunmuşlardır.Mahkemece,davalılar ... ve ... yönünden taşınmazın onlar tarafından değil davalı ... tarafından kullanıldığı bu durumda hukuken sorumluluklarının bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine; davalı ... bakımından ise davanın kabulü ile 2007-2011 yılları arasındaki dönem için hesaplanan 15.543,80 TL ecrimisile karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden;17.08.1999 tarihinde ölen mirasbırakan .....'nun maliki olduğu 650 parsel sayılı taşınmazını 1999 yılında torunu (oğlu diğer davalı ...'in çocuğu) davalı ...'a, onun da diğer davalı ...'ya satış suretiyle devrettiği, davacıların ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2000/191 (Bozma sonrası 2007/156) E. sayılı davada açtıkları muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davasının Mahkemenin 2000/207 (Bozma sonrası 2010/185) K. sayılı ilamı ile kabul edildiği ve kararın derecattan geçmek suretiyle 16.12.2011 tarihinde kesinleştiği ve hükmün 16.01.2012 tarihinde sicile işlendiği, çekişme konusu taşınmazın paylı ve iştirak halinde mülkiyet üzere olduğu, davacılar ile davalı ...'in ve dava dışı kişilerin (..., ..., ....., ... ve ...'ın) paydaş bulundukları, diğer davalılar ... ve ...'nın kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir haklarının bulunmadığı anlaşılmaktadır.Hemen belirtilmelidir ki; davacılar vekilinin ıslah ile talebini 2007-2011 dönemleri için sınırlandırdığı tartışmasızdır.Davacılar vekilinin bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir.Reddine. Davacılar vekilinin öteki temyiz itirazları ile davalı ...'in temyiz itirazlarına gelince;Bilindiği üzere, ecrimisil kötüniyetli zilyedin malike ödemekle yükümlü olduğu bir nevi haksız işgal tazminatıdır.Somut olayda, davalılar ... ile ...'nın taşınmazı muvazaalı olarak temellük ettikleri ve muvazaalı işlemin tarafı olduklarından iyiniyetli olmadıkları, bir başka ifade ile ecrimisilden sorumlu olacakları kuşkusuzdur.Öte yandan, davalı ...'in taşınmazı kullanmadığını savunduğu halde bu savunma üzerinde yeterince durulmamıştır.Hâl böyle olunca, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/156 E.-2010/185 K. sayılı dava dosyası da getirtilerek davalı ...'in 2007-2011 döneminde taşınmazı kullanıp kullanmadığının duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanması, bu dönemlerde tasarrufu var ise diğer davalılar ... ve ... ile birlikte kullandığı dönem için hesaplanacak ecrimisilden sorumlu tutulması, aksi halde ... hakkındaki davanın reddine karar verilmesi ve davalılar ... ve ...'nın 2007-2011 dönemleri için ecrimisilden sorumlu tutulması gerekirken noksan soruşturma ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.Kabule göre de, dava dışı kişileren (... ve ...'ın) payları da dahil edilmek suretiyle ecrimisil hesaplanması doğru olmadığı gibi davalı ... yönünden davanın kabulüne karar verildiği halde kendisini vekil ile temsil ettirmiş olan davacılar yararına avukatlık ücretine hükmedilmemesi de isabetsizdir.Davacılar vekili ve davalı ...'in temyiz itirazları yerindedir.Kabulü ile yerel mahkeme kararının (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 15.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.