Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5507 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 2820 - Esas Yıl 2013





Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi .raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Dava, ehliyetsizlik ve muris muvazası hukuksal nedenlerine dayalı iptal ve tescil olmadığı takdirde tenkis isteklerine ilişkindir.Mahkemece, iddiaların kanıtlanamadığı gereçekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, mirasbırakan A.K.'ın yalnızca davacı oğlunu mirasçı bırakarak 05.02.1999 tarihinde vefat ettiği, mirasbırakanın çekişme konusu 18 parça taşınmazdaki paylarının intifa hakkını üzerinde bırakarak çıplak mülkiyetlerini 25.02.1987 tarihinde kardeşinin oğlu ve davalıların da miras bırakanı olan İ.Ö.satış suretiyle temlik ettiği, davacının ehliyetsizlik ve muris muvazası nedenlerine dayanarak eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır.Hemen belirtmek gerekir ki, mirasbırakana ilişkin tüm tıbbi kayıt ve belgelerin elde edilmesi amacıyla yapılan araştırma sonucu herhangi bir delile ulaşılamaması, davacı tarafın da bu yönde bir delil ibraz etmemesi nedeniyle mahkemece ehliyetsizlik yönünden davanın reddedilmesinde bir isabetsizlik yoktur.Ne var ki, Dairenin 19.04.2012 tarihli ve 2012/1673 E., 2012/4483 K., sayılı bozma kararında 'miras bırakanın temlik sırasında hukuki ehliyete haiz olduğunun anlaşılması durumunda, muris muvazaası iddiası ile tenkis isteğinin değerlendirilmesi ve ondan sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi hususuna' denildiği ve mahkemece bozma kararına uyulmakla davacı taraf lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu halde '...kararının muvazaa yönünden değil ehliyetsizlik kısmı yönünden bozulduğu...' gerekçesiyle muvazaa bakımından bir araştırma yapılmamış olması doğru değildir.Hal böyle olunca, muvazaa iddiası yönünden de gerekli araştırmanın yapılması, mirasbırakanın gerçek irade ve amacının duraksamaya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulması ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Davacı tarafın temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 15.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.