Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 5457 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 4394 - Esas Yıl 2009
MAHKEMESİ : MANYAS ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 25/12/2008NUMARASI : 2006/104-2008/150Taraflar arasında görülen davada;Davacı, kayden maliki olduğu 93 parsel sayılı taşınmaza davalının yapılanmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteminde bulunmuştur.Davalı, taşınmazın öncesinde babasına ait olup, 1975 yılında davacıya satıldığını, ancak binayı inşa ederken babasına ait olduğu düşüncesiyle inşaa ettiğini ve iyiniyetli bulunduğunu belirterek, davanın reddini savunmuş ve savunma yoluyla temliken tescil talebinde bulunarak Türk Medeni Kanununun 723/2. fıkrası gereğince uğradığı zararın verilmesini istemiştir.Mahkemece, müdahalenin sabit olduğu gerekçesiyle elatmanın önlenmesi ve yıkım davasının kabulüne; Ecrimisil, temliken tescil ve tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve yıkım isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; çekişme konusu 93 parsel sayılı taşınmazın davacı adına kayıtlı olduğu, davalının kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanın bir hakkının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, mülkiyet hakkına değer verilerek ( kayda üstünlük tanınarak ) el atmanın önlenmesi ve yıkım isteminin kabulüne, davalının taşınmazı davacının muvafakatına dayalı olarak kullandığı, dava açılmakla muvafakatın geri alındığı gözetilerek ecrimisil isteminin reddine karar verilmiş olması doğru olduğu gibi; Türk Medeni Kanununun 724. maddesindeki koşulların davalı lehine oluşmadığı belirlenerek temliken tescil isteğinin reddine karar verilmiş olmasında da bir isabetsizlik yoktur. Bu yönlere değinen davalının temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine .Ne varki, dava dilekçesinde belirtilen ve itiraza uğramayan dava değeri üzerinden avukatlık parasına hükmedilmesi gerekirken keşfen saptanan ancak yargılama aşamasında harcı tamamlanmayan değer üzerinden davacı lehine fazla vekalet ücreti takdiri doğru değildir. Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.5.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.