MAHKEMESİ : ZEYTİNBURNU 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 19/12/2006NUMARASI : 2005/346-401Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, miras bırakanları A..K...’a ait dava konusu ..ada ..parsel sayılı taşınmazda bulunan .., ve ..nolu bağımsız bölümlerin mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak davalı oğlu H..ile gelini H..’ye satış yoluyla temlik edildiğini ileri sürerek tapuların iptaliyle miras payları oranında tescili isteğinde bulunmuşlardır.Davalılar, yapılan satışların muvazaalı olmayıp gerçek satış olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, dava konusu taşınmazların miras bırakan tarafından davalılara satışının mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne tapuların iptaline miras bırakan mirasçıları adına payları oranında tesciline karar verilmiştir. Karar,davalılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli emyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 15.5.2007 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vs.vekili Avukat ..geldi davetiye tebliğe rağmen temyiz edilen vs.vekili avukatlar gelmediler, yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ...tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü : -KARAR-Dava muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, miras bırakan A..in kayden maliki olduğu ..nolu bağımsız bölümü 12.6.1990 tarihinde gelini H..e’ye, .. nolu bağımsız bölümleri de aynı tarihte davalı oğlu H.’e satış suretiyle temlik ettiği keza .nolu bağımsız bölüm’ü dava dışı mirasçı olmayan M..ya satış suretiyle intikal ettirdiği ve onun da 24.6.1996 tarihinde davalı H..’ye yine satış suretiyle devredildiği anlaşılmaktadır.Davacılar miras bırakanın yapmış olduğu temliklerin terekeden mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmışlardırMahkemece dava kabul edilmek suretiyle kendilerine pay verilen davacılar K..ve O..’ın temyiz aşamasında dosyaya ibraz edilen belgelerden miras bırakan A..’in mirasçısı olmadıkları ileri sürülerek kayıt tashihi davası açıldığı bildirilmiş ve anılan davanın Zeytinburnu 1.Aile Mahkemesinin 2007/173 Esasına kayıtlı olduğu, davanın derdest bulunduğu belirtilmiştir.Anılan davanın kabulü halinde davacılar K..ve O.’ın davada sıfatlarının kalmayacağı açıktır.Öte yandan, diğer mirasçıların paylarını da etkileyeceği kuşkusuzdur.O halde derdest davanın eldeki davanın neticesine etkili olamayacağı söylenemez.Hal böyle olunca, Aile Mahkemesinde derdest bulunduğu anlaşılan 2007/173 Esas sayılı dava sonucunun beklenmesi, kararda belirlenecek mirasçılık ilişkisi gözetilmek suretiyle bir hüküm kurulması gerekirken yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.Davalıların temyiz itirazları yerindedir.Kabulüyle hükmün HUMK’nun 428.md. gereğince bu yöne hasren BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer hususların incelenmesine yer olmadığına 13.12.2006 tarihinde yürürlüğe giren avukatlık ücret tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 500.00.-YTL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 15.5.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.