Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 5262 - Karar Yıl 2008 / Esas No : 1957 - Esas Yıl 2008
MAHKEMESİ : ÜSKÜDAR 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 20/02/2007 (03/01/2008 EK KARAR)NUMARASI : 2005/336-2007/35Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, miras bırakanın mal kaçırmak amacıyla 6 parça taşınmazı satış yoluyla davalılara temlik ettiğini, satışların gerçek olmadığını ileri sürüp muvazaa nedeniyle tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline, olmadığı taktirde tenkisine karar verilmesini istemişler, 6 parsel sayılı taşınmazla ilgili davalarını atiye bırakmışlardır.Davalı, dava konusu taşınmazları bedelini ödeyerek satın aldığını, davanın zamanaşımı süresi içinde açılmadığını, iddiaların doğru bulunmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece; “davanın kabulüne karar verilmiş olması doğrudur. Ancak; davacılar miras bırakanları B.’ın çekişme konusu taşınmazlardaki kendisine intikal ve davalı N.’ye devrettiği payları üzerinden davanın kabul edilmesi gerekeceğinde kuşku yoktur. B.’ın anılan taşınmazlarda dosyada mevcut mirasçılık belgesinde belirtildiği üzere 1/3 çıplak mülkiyet, 1/6 intifa hakkı bulunduğu anlaşılmaktadır. Yukarıda sözü edilen akitlerle davalı N.’ye temlik edilen bu paylara ilişkin haklardır. Öyle ise, B.’ın söz konusu veraset ilamında öngörülen payları yönünden (çıplak mülkiyet, intifa) davacıların miras payı oranında davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken bilirkişinin hatalı tespitleri dayanak yapılarak hüküm kurulması doğru değildir” gerekçesiyle bozulması üzerine bozmaya uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR-Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde tenkis isteğine ilişkindir. Mahkemece, ek karar ile verilen süre içinde muhtıraya rağmen temyiz harcı yatırılmadığı gerekçesiyle, hükmün temyiz edilmemiş sayılmasına karar verilmiştir. Bozma sonrası, verilen hüküm fıkrasının 5.maddesinde;"ilk karardaki ilam harcı tamamen alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına" karar verilmiş, ilk hükmün davalı tarafından temyizi üzerine dairenin bozma ilamı ile peşin alınan harcın temyiz edene iadesine de karar verilmiştir. Dosya kapsamı ile daha önce alınan nispi temyiz harcının bozma sonrası temyiz edene iade edilmediği gözetilerek mahkemece ek karar ile oluşturulan 03.01.2008 tarih, 2005/336 Esas, 2007/35 sayılı kararın ortadan kaldırılmasına karar verilerek temyiz isteklerinin incelenmek üzere işin esasına geçildi; hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda işlem yapılarak davanın kabulüne karar verilmiş olması doğrudur. Davalının bu yönlere ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir, reddine. Ancak; davacılar 6 parsel sayılı taşınmazIa ilgili taleplerini 14.10.2003 tarihli beyanlarıyla atiye bırakmışlardır. Bu durumda 6 parsel ile ilgili olarak "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde hüküm kurulması gerektiği halde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olması doğru bulunmadığı gibi bozma ilamı ile ortadan kaldırılmış hükme atıfta bulunularak avukatlık parasının karar altına alınmamış olması da doğru değildir. Davalının bu yönlere ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 28.04.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.