Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 5192 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 18947 - Esas Yıl 2013
ESAS NO : 2013/18947 KARAR NO : 2014/5192 MAHKEMESİ : KÖRFEZ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 21/12/2012NUMARASI : 2009/498-2012/931 Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava satış bedelinin ödenmemesi nedenine dayalı tapu iptali- tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, subut bulan davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacı, 386 ada 9 parselde yer alan 1 nolu bağımsız bölümün 3.000.00-TL bedelle davalılara devir edilmesi konusunda anlaştıklarını ve temlik sırasında taşınmaz üzerinde 2.000.00-TL bedelli ipotek tesis edildiğini ancak davalıların ipotek bedelini kabul etmemek ve ödememek suretiyle taşınmaz bedelini ödemeyerek satım sözleşmesindeki edimi yerine getirmediklerini ileri sürerek tapu iptal ve tescil olmadığı taktirde taşınmaz bedeli olan 40.000-TL'nin davalılardan tahsili istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, taşınmaz bedelinin ödenmediği gerekçesiyle tapu iptal ve tescil yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davacı tarafından 15.11.2001 tarihinde, dava konusu 1 nolu bağımsız bölümün ½ payının 1.500-TL bedelle davalı Süleyman'a ½ payının da aynı bedelle davalı Ayşe'ye satıldığı, resmi akitte her iki davalıdan bedelin 500'er-TL'sının nakden alındığı, kalan 1.000'er-TL için de birinci dereceden 5 yıl süreli ipotek tesis edildiği bilahare 17.12.2007 tarihinde Körfez Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/484 E. sayılı dosyasıyla, davalılar tarafından ipoteğin haksız olduğunu ileri sürülerek kaldırılmasının istendiği, mahkemece davalıların ipotek bedelini ödediklerini kanıtlayamadıkları gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği ve kararın derecattan geçerek 30.04.2010 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Açıklanan bu somut olgular karşısında, davacının dava konusu taşınmaza ilişkin satış iradesinin bulunduğu ve iradeyi fesada uğratan hallerin de ileri sürülmediği bu nedenle davacının tapu iptal ve tescil talebinde bulunamayacağı ancak somut olayda satış bedelinin tümünün davacıya ödenmediği açıktır. Hal böyle olunca mahkemece, tapu iptal ve tescil talebinin reddedilmesi, satış bedeli bakımından gerekli araştırma ve incelemenin yapılması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Davalı tarafın temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün(6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.