Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5045 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 56 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraflarca yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava ecrimisil isteğine ilişkindir.Davacı; 470 ada 1 parsel sayılı taşınmazın paydaşlarından .. .....gaipliği nedeniyle,... Sulh Hukuk Mahkemesinin 16.09.2010 tarih ve 2009/735 E. 2010/732 K. Sayılı kararıylaİ.. Defterdarının kayyım tayin edildiğini, taşınmazın 120,00 m2 lik kısmında bulunan dört katlı binanın üçüncü katındaki dairenin davalı tarafından kullanıldığını ileri sürerek 01.10.2007 - 31.12.2012 dönemi için toplam 2.516,00 TL ecrimisil isteğinde bulunmuştur.Davalı, 16.09.2010 tarihinde davacının kayyım olarak atandığını, ecrimisil taleplerinin 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, taşınmazda kimin nereyi ne miktarda kullandığının bilinmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, iddianın kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle davalının haklı bir nedene dayanmadan davacı taşınmazını kullandığı saptanarak ecrimisile hükmedilmesinde kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davalının temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.Davacının temyiz itirazlarına gelince,Dava dilekçesinin 07/05/2013 tarihinde davalıya tebliği edildiği, davalının ön inceleme duruşmasının yapıldığı 14/01/2015 tarihinde esasa ilişkin cevap dilekçesi sunarak zamanaşımı definde bulunduğu, yasal süreden sonra sunulan cevap dilekçesinde ve ön inceleme duruşmasında yapılan zamanaşımı savunmasına davacının açıkça muvafakat etmediği saptanmıştır.Bilindiği üzere; 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 141 . Maddesi; “Taraflar cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçelerinde serbestçe; ön inceleme aşamasında ise ancak karşı tarafın açık muvafakati ile iddia veya savunmalarını genişletebilir yahut değiştirebilirler.” hükmünü içermektedir.Hâl böyle olunca; mahkemece, anılan bu husus gözetilmeksizin davalının zamanaşımı savunması kabul edilerek sonuca gidilmiş olması doğru değildir.Davacının temyiz itirazı açıklanan nedenlerden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma sebebine göre tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 25.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.