MAHKEMESİ : VİZE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 22/10/2004NUMARASI : 2003/141-243.Taraflar arasında görülen davada;Davacı, davalıların miras bırakanları H..O..adına tespit ve tescil edilen .ada .. parsel sayılı taşınmaza, komşu . nolu parsele uygulanan tapu kaydının çekişme konusu .. nolu parsel yönünü metruk arazi olarak gösterdiğini, metruk arazilerin zilyetlik ve zamanaşımı ile iktisabının mümkün olmadığını ileri sürerek, iptal ve tescil isteminde bulunmuştur. Davalılardan Y.., davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davalı N..’ın ölü olması nedeniyle hakkında açılan davanın reddine; diğer davalılar yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dava, tapu iptali ve tescili isteğine ilişkindir.Mahkemece, dava tarihinde ölü olduğu belirlenen N...hakkındaki dava ile kadastro tespiti sırasında çekişmeli ..parsel sayılı taşınmaza uygulanan kayıt kapsamında kaldığı saptanan bölüm yönünden davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden çekişmeli taşınmazın davalılar ile davadan önce öldüğü ve dava sırasında kendilerine tebliğat yapılarak davaya dahil edilen N.. Mirasçıları G... ve B...'un kök miras bırakanları H...O...adına kayıtlı olduğu, taşınmazın irs'en davalılara intikal ettiği ve keşfen elde edilen teknik bilirkişi krokisinde A harfi ile gösterilen bölüm dışında kalan kesimin kayıp ve yitik kişilerden kalmadığı, belirlenmek ve anlaşılmak suretiyle bu kısma yönelik davanın mahkemece reddedilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.Bu yöne değinen davacı Hazinenin temyiz itirazları yerinde değildir.Reddine,Ancak, kayıt maliki Hüseyin'in terekesi ölüm tarihine göre elbirliği mülkiyetine tabi olup, dava dilekçesinde davalı olarak gösterilen kayıt maliki H...'in mirasçısı N....in dava tarihinden önce 4.11.1996 tarihinde ölmüş olduğu kayden sabittir. O halde, mahkemece 4.5.1978 tarih 4/5 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca ölü kişi aleyhine dava açılamayacağı, ıslah yoluyla dahi olsa davada hasım değiştirilemeyeceği ve ayrıca bir kimseye dahili dava yoluyla taraf sıfatı verilemeyeceği ve hakkındada hüküm kurulamayacağı ilkeleri gözetilmek suretiyle dava tarihinden önce ölü olduğu saptanan Nebahat hakkındaki davanın reddine karar verilmiş olması kural olarak doğrudur.Ne varki; kayıt maliki H..in yukarıdada değinildiği üzere terekesi elbirliği mülkiyetine tabi olup,miraçıları arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmaktadır.Dava dilekçesinde diğer mirasçılar yanında davalı sıfatıyla N..a da yer verilmiş, yargılama sırasında zorunlu dava arkadaşlığı ilkesi gözetilerek N..t mirasçıları belirlenmek ve onlarada tebligat yapılmak suretiyle taraf teşkili sağlanarak mahkemece dava neticelendirilmiştir.Yapılan ve gerçekleştirilen bu usulü işlemler doğru ve yasal olup, bir hata bulunmamaktadır.Oysa mahkemece N...hakkındaki dava reddedilirken elbirliği mülkiyetine tabi olan çekişme konusu taşınmazın bir bölümünün tapusunun iptali ile Hazine adına tesciline karar verilerek hakkında dava reddedilen N..'in bu bölümdeki irsen malik olduğu hakkının da yok edilmesine sebebiyet verilmesinin doğru olduğu söylenemez.Kaldıki böylesine kurulan hükmün Türk Medeni Kanununun 701.maddesi ve devam eden düzenlemelerindeki elbirliği mülkiyeti hükümleriylede bağdaştığı kabul edilemez.Hal böyle olunca, dava tarihinde ölü olduğu anlaşılan ve dava sırasında davaya dahil edilen N...ve mirasçıları aleyhindeki davanın terekenin elbirliği mülkiyetine tabi olması, mirasçılar arasında mecburi dava arkadaşlığının bulunduğu gözetilmek suretiyle kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle ve yasal olmayan gerekçelerle bu davalı hakkındaki davanın reddedilmiş olması doğru değildir.Davacı Hazinenin temyiz itirazları yerindedir.Kabulüyle hükmün HUMK:'nun 428.maddesi gereğince bu yöne hasren BOZULMASINA,7.5.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.